Yeni Ufuk Gazetesi - Elazığ Haberleri - Haberler
2020-05-17 14:04:26

DENGESİZLİĞE REHABİLİTE

Mir Murat Demir

17 Mayıs 2020, 14:04

Doğanın da; varlığı, döngüsü, verimliliği, çeşitliliği denge temeline, tamamlayıcılığına dayanır. 

İnsan somut ve yaşamsal, soyut ve ruhsal olarak dengeden uzaklaşmamalıdır.

Optimum değerler dışına anlık sapmalar dahi hemen anlaşılmalı ve doğal akışa, hale dönülmelidir.

Denge insanın sahip olması gereken birinci, öncelikli kişilik özelliğidir.

İnsan beyninde bir rehabilite alanı, merkezi oluşturup sürekli kendisini sorgulamalı, az ve çok olan tüm sapmaları dengelemelidir.

Dengesiz durumlar sade tutum ve davranışlarda değil, somut, fiziksel yaklaşım ve oluşumlar içinde geçerlidir.

Öylesine geniş içerikli bir kavramdır ki denge iyilikte, doğrulukta, hatta sağlıklılıkta dahi aşırılığı istemez.

Doğa aşırı soğukları ve sürenin uzun olması halinde içinde barındırdığı insan ve milyondan fazla canlıya zarar verir, bu durum aşırı sıcaklar içinde geçerlidir.

Doğa kendi ritmini belirlemiş ve kurmuştur, insan için de gerekli olan bu ritmi kişiliğine kazandırmak ve olası sapmaları anında dengeye sokmak için rehabilite merkezini açık tutmaktır.

Hayat her olup bitende kendisini sorumlu tutanı, her iş için, her mesele için öne atlayanı sevmez, sorumsuz, gayretsiz, çabasız, faydasız yaşayanı da sevmediği gibi.İnsan merkezli toplu yaşamda temel değerler vardır ki, ilk sırayı ahlaklı olmak diye belirlemek mümkün, ahlaklı olmakta dahi fanatiklik, aşırılık bir yere kadar.

Doğru olmak, haklı olmak muazzam bir kazanım olsa da, haklılığın sarhoşluğa dönüp sürekli sorgulama, hesap sorma halleri de kabul edilemez.

Af etmek ya da af beklentisi içinde olmak, insanın beşeri yapılanmasında olması gereklilerdendir.

Aşırılık, mübalağa, en'ler direkt ya da endirekt olarak insana ve doğaya zararlar getirir.

Fazla yemek yemek zararlıdır, çok az yemekte, fazla üzülmek zaralıdır, fazla vurdumduymazlıkta, fazla spor zararlıdır, fazla hareketsiz kalmakta, fazla sorgulamak zararlıdır, adamsendecilikte.

İnsan ve tüm canlılar için su vazgeçilmezimizdir, tıp bilimi yetişkin bir insanın günlük optimum üç litre su içmesi gerektiğini ortaya koyar. İnsan bu miktara en yakın haliyle hayatını yaşar.

Su gerekli ve çok önemlidir, ne bir bardakla gün biter, az olanla sağlık sağlanır ne de madem iyi altı litre tüketeyim diyebilir siniz. Yürümek sağlıklı yaşam için doktorlarımızın tavsiye ettiği faaliyetlerin başlıcasıdır.

Onlarca kilometre yürümekte zarar, üç beş metre ile sınırlı kalmakta. İnsan için dengeyi anlamaya çalıştığımız gibi, doğada ki denge akıl sınırlarımıza sığdıramayacağımız kadar muazzamdır.

Dünyanın güneşe uzaklığı ya da yakınlığı, insan ve canlıların var olması için olması gerektiği yerde, uzaklıkta ve yakınlıkta, dengede.

Doğa ve insan, insan yaşamında ki yansımalarla denge gerekliliği ve vurgusu yapmaya çalışırken, tekil ve çoğul haline de bakalım.

Doğa yılda bir gün, o günde ki birkaç saat çok sıcak ya da çok soğuk olabilir. İnsan da formatın da, fıtratın da bu sapmaya alışkın ve uyumludur.

İnsan, insani tavır ve yaklaşımlarında, hassasiyetleri ve zafiyetleri doğrultusunda, anlık çıkışlar, sinirli haller, tepkisel eğilimler gösterebilir.

Kişi kendi beyinde rehabilite merkezini oluşturmuşsa, kısa sürede stabil hali görür, yakalar ve normale, dengeliye hızla geçiş yapar.

Toplum içinde yaşarken dahi temel değerleri, etik kuralları bilerek yanlış ve doğru seçimlerini beynimizle, aklımızla yaparız, yanlış yapanların birden fazla ya da çoğunluk olması denge kurallarını ve doğru tarifini değiştirmez.

Yaşamda denge içinde olan her somut oluşum ve soyut kavramların yansımaları insan hayatına ahenk katar.

İnsan yaşamında, denge, adalet, ahlak, bilgi, saygı ve sevgiyi içinde barındırır. İnsan yaşamında, özellikle yetişkin yaşlarında, kafasında, aklında rehabilite merkezini oluşturmuş ve sürekli işler tutabilmişse, kötü, yanlış, etik olmayan, vicdani olmayan ne varsa atar, arındırır.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.