Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Depremi yaşayan 10 İl’de Olağanüstü Hal İlan etmesinin ardından kaleme aldığı yazısında Elazığ’ın da bu iler ile aynı derecede depremi yaşadığı ve halen deprem kaynaklı sıkıntıların devam ettiğini dile getiren yazarımız Muharrem Yılmaz; “Bu durum Elazığ için bir an önce tekrar gözden geçirilmeli, mevcut yapıların acilen gözden geçirilmesi ve bu manada halkımızın can ve mal güvenliği sağlanmalıdır.” dedi.
YETKİLİLERİN DİKKATİNDEN KAÇMIŞ OLMALI
Deprem felaketini en şiddetli şekilde hisseden Elazığ’da özellikle Gazi Caddesi ve şehrin bir çok mahallesinde çok sayıda bina için tahliyelerin olabileceği ihtimallerinin yüksek olduğu ve valiliğe her saat yüzlerce ihbarda bulunmasına rağmen "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" kapsamı dışında tutulmasını eleştiren Yılmaz; “Bu kadar riskli duruma gelmiş yapıların olduğunu düşündüğümüz bir şehir yetkililerinin dikkatinden kaçmış olmalı ki OHAL illeri arasına ilimizi koymamışlardır.” dedi.
3 DEPREM GÖRMÜŞ BİR ŞEHİR: ELAZIĞ
Ülke ve Elazığ’a dair konuları işleyen Günışığı Gazetesi Köşe Yazarlarımızdan Muharrem Yılmaz, Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve Elazığ’da da etkisi derinden hissedilen deprem sonrası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 10 İlin OHAL ilan edilmesini çok doğru bir adım olarak nitelediğini ifade ederken, 24 Ocak depremiyle birlikte 3 deprem görmüş Elazığ’ın da OHAL kapsamına alınması gerektiğini söyledi.
ÖNCEKİ DEPREMDEN ETKİLENMİŞ BİR ŞEHİR
Yazısında; “Her ne kadar depremi az yıkım ve can kaybıyla atlatmış gözüksek de şehir önceki depremden etkilenmiş eski, az ve orta hasarlı yapılar bu depremde kullanılamaz hale gelmiş haldedir… Bu kadar riskli duruma gelmiş yapıların olduğunu düşündüğümüz şehir yetkililerinin dikkatinden kaçmış olmalı ki OHAL illeri arasına ilimizi koymamışlardır.” ifadelerine yer veren Yılmaz; Bu durumun Elazığ için bir an önce tekrar gözden geçirilmesine dikkat çekerek, mevcut yapıların acilen gözden geçirilmesi ve bu manada halkımızın can ve mal güvenliği sağlanmalıdır. dedi.
Haberin devamı: Sayfa 4’te Yazarımızın Köşesinde
Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve Elazığ’da da çok büyük hissedilen ayrıca 10 ilde çok büyük yıkıcı etkilere sebep olan depremin ardından, 10 ilde OHAL ilan edildi.
Sayın Cumhurbaşkanımız çok doğru bir adım atarak böyle bir kararı alması hiç şüphesiz ki yerinde bir karardır.
Devletimiz depremin ilk saatlerinden itibaren vatandaşının yanında yer almıştır.
Şanlı Ordumuz, AFAD, polisimiz, belediyeler, madenciler, Kızılay, sivil toplum kuruluşlarımız, halkımız topyekûn deprem bölgelerinde ellerinden gelenin fazlasını yapmaktadırlar..
Belki de dünya tarihinin en büyük depremi ile karşı karşıya olduğumuz bu süreçte muhakkak bazı aksamalar da olmuştur olacaktır..
Sadece 9 saat ara ile iki büyük depreme maruz kalan bu 10 ilimizin dışında 24 Ocak 2020 tarihindeki depremle birlikte üç büyük depremi en derinden yaşamış illerin başında hiç şüphesiz ki Elazığımız bulunmaktadır..
Son yaşanan depremlerle birlikte daha önceki 24 Ocak 2020 tarihinde yaşadığımız 6.8 şiddetindeki deprem sonrası hafif hasarlı ve orta hasarlı binalar ile eski yapıların bu depremle kullanılamaz hale geldiği çok açık görülmektedir.
Nitekim son depremler ile 5 vatandaşımız da hayatını kaybetmiştir..
Deprem felaketini en şiddetli şekilde hisseden Elazığ’ımızda özellikle Gazi Caddesi ve şehrin birçok mahallesinde çok sayıda bina için tahliye kararı alınmıştır.
Bu anlamda vatandaşlar valiliğe her saat yüzlerce ihbarda bulunmakta, Valiliğin çalışmaları da bu anlamda devam etmektedir.
Bugün Elazığ şehir merkezinde binlerce vatandaşımız köyüne, bahçesine, Valilik, Belediyemiz ve kurumlarımızın açmış olduğu barınma alanlarına, tren vagonlarına sığınmış durumdadır.
Uçaklarla şehri terk etmektedir.
Neden?
Çünkü binaları hasarlı ve girip girmeme konusunda tereddüt halindedirler.
Görülecektir ki çalışmalar tamamlandığında birçok bina oturulamaz raporuyla karşı karşıya kalacaktır.
Deprem uzmanlarının yüksek sesle yaptığı uyarılara göre Palu Bingöl fay hattı henüz kırılmamıştır.
Bu durum büyük bir riski de beraberinde getirmektedir.
Allah korusun bu hattın da kırılması muhtemeldir.
Böyle bir durumla karşılaşılmadan üç depremi en ağır şekilde hissetmiş ve son depremi, devletimiz sağ olsun, 25 bin TOKİ konutunun yapılıp teslim edilmesi sonucu az hasarla atlatmış olmasını sağlamıştır.
Her ne kadar depremi az yıkım ve can kaybıyla atlatmış gözüksek de şehir önceki depremden etkilenmiş eski, az ve orta hasarlı yapılar bu depremde kullanılamaz hale gelmiş haldedir.
Bu kadar riskli duruma gelmiş yapıların olduğunu düşündüğümüz bir şehir yetkililerinin dikkatinden kaçmış olmalı ki OHAL illeri arasına ilimizi koymamışlardır.
Böyle bir ortamda Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7.6 şiddetindeki iki büyük deprem sonrası Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 10 ilin OHAL ve AFET Bölgesi olarak ilan edildiği duyurulmuştur.
Bu durum Elazığ için bir an önce tekrar gözden geçirilmeli, mevcut yapıların acilen gözden geçirilmesi ve bu manada halkımızın can ve mal güvenliği sağlanmalıdır.
Elazığ’ın "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" ilan edilerek Sayın Cumhurbaşkanımızın çok doğru bir kararı olan ve 10 ilimizde uygulanması uygun görülen OHAL’in kapsamına Elazığ’ın da eklenerek il sayısısın 11 olması sağlanmalıdır.
Unutulmamalıdır ki Elaziz şehrimizin üzerinden iki değil üç büyük deprem geçmiştir.
O halde bir OHAL’İ çok görmeyiniz.