Türkiye, 6 Şubat Pazartesi günü Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle sarsıldı. Deprem; Kahramanmaraş, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Hatay'da büyük can kaybı ve yıkıma yol açtı. Elazığ’ı da etkileyen deprem ciddi tahribata yol açtı. Birçok bina hasar aldı kullanılamaz hale geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 ilin afet bölgesi ilan edildiğini açıklamasının ardından, Depremde etkilenen Elazığ’ın da 11. il olarak Elazığ’ın Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi kapsamına alınması için yürütülen çalışmalar olumlu sonuç verdi. Elazığ Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi kapsamına alındı. Peki, Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ne demek? Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edilince ne olur? Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi’nin detaylarını Avukat Aziz Dinç, gazetemize anlattı.
Afet Bölgesi Ne Anlama Geliyor?
Deprem, yangın, sel, çığ, heyelan gibi afetler sonucu çeşitli bölgeleri de yaşam büyük ölçüde olumsuz etkilendiğini belirten Avukat Aziz Dinç, “ Ülkemiz coğrafi yapısı itibar ile birçok doğal afetle karşı karşıya kalmaktadır. Geçmişte çok büyük afetler yaşanmış, afetler sonucu can ve mal kayıpları olmuştur. Her bölgemize özgü afetler var diyebiliriz. Ülkemizin 2/3 fazlası deprem riski altınadır.
Karedeniz ve Akdeniz'de yağışlardan kaynaklı sel baskını ve toprak kayması şeklinde felaketler yaşanmaktadır. Doğu Anadolu deprem dışında, çığ felaketiyle de karşı karşıyadır.
Yaşanan afetler sonucu vatandaşların yaşadığı acıları azaltmak ve mağduriyetlerini gidermek amacıyla yasal düzenleme yapma gereği duyulmuştur. İlk yasal düzenleme 1959 yılında yapılmıştır.
Bu yasanın uygulanmasından doğan eksiklikler ve ihtiyaçların tam karşılanmaması durumlarda yasal boşlukları doldurma amacıyla yönetmelik çıkartılması gerektiği öngörülmüştür.
Yaşanan ciddi anlamdaki felaketlerde mağdur olan bölgelere yönelik olarak Afet Bölgesi ilan edilmesi yoluna gidilmektedir. Karadeniz de yaşanan sel felaketinde ve İzmir depreminde beli bölgeler de afet bölgesi ilan edilmesine karar verilmişti.” dedi
ŞEHRİMİZ DE AFET BÖLGESİ KAPSAMINA ALINDI
24 Ocak depreminde Elazığ’ın afet bölgesi ilan edilmediği belirten Avukat Aziz Dinç, 24 Ocak depremin de Elazığ ve Malatya’nın afet bölgesi ilan edilmesi talep edilmişti. Fakat ilan edilmemişti. 6 Şubat Kahramanmaraş depremi sonucu 10 il de uygulandı. Bu depremden sonra şehrimizde maddi anlamda çok büyük mağduriyetler yaşanınca, şehrimizin de bu kapsama alınması konusunda yoğun çalışmalar yapıldı. Bunun sonucu olarak şehrimizde Afet Bölgesi kapsamına alındı.” diye konuştu.
İlin Afet bölgesinin seçilmesi için olması gereken şartlara değinen Av. Dinç, “Afet sebebiyle ölü veya ağır yaralıların bulunması, Tarım ürünlerinden en az l/3’ünün zarar görmüş olması, büyük ve küçük baş hayvanın telef olması, o yerde kışların çok şiddetli ve inşaat mevsiminin kısa süreli olması, o yerdeki kamu tesislerinin (Yol, su, elektrik, kanalizasyon v.s.) kullanılamayacak veya çalışamayacak derecede hasar görmüş olması, ulaşım imkanlarının çok sınırlı olması, varlığı halinde o bölge afet bölgesi ilan edilir.” şeklinde konuştu.
BÜTÜN SAĞLIK HİZMETLERİ, O BÖLGEDEKİ VATANDAŞLARA ÜCRETSİZ VERİLİR
Bütün sağlık hizmetleri, o bölgedeki vatandaşlara ücretsiz verildiğini belirten Av. Dinç şu ifadelere yerverdi; “Bütün sağlık hizmetleri, o bölgedeki herkese ücretsiz verilir. Devlet hastanelerinin yanı sıra, askeri hastanelerde ve özel hastanelerde bulunan hastalara da ücretsiz bakılır. Bölgedeki her bir ailenin ve her bir bireyin psikolojik ve sosyolojik tedavisi için sosyal hizmet uzmanları ve psikologlar görevlendirilir. Bölgedeki ordu birlikleri, kendilerinden istenecek yardımları yapmakla zorunlu tutulur.”
İLGİLİ BAKANLIKLAR, HÜKÜMET TARAFINDAN BÖLGEDE GÖREVLENDİRİLİR -Yapılardaki hasarı tespit etmek için, gerekirse bütün illerden teknik heyetler görevlendirilir. Bunun için ilgili bakanlıklar, hükümet tarafından bölgede görevlendirilir. Bölgedeki yurttaşlar, devletin ilgili birimleri tarafından bilgilendirilir ve bilinçlendirilir. Kamu personellerine düzenli bir şekilde yolluk, harcırah, avans ödenir.
TÜM MADDİ KAYIPLAR DEVLET TARAFINDAN ÖDENİR
Tüm maddi kayıplar devlet tarafından ödenir. Binaların yıktırılması ya da boşaltılması gereken hallerde bu durum mal sahibine bildirilir. (Mal sahibinin bu karara üç gün içinde itiraz etme hakkı bulunabilir.)
EVLERİ YIKILMIŞ VEYA ZARAR GÖRMÜŞ VATANDAŞLARA YENİ EV TAHSİS EDİLİR
-Bütün binalar ve yapılar için ayrı ayrı hasar tespit raporu düzenlenir. Hazırlanan hasar tespit raporlarına 30 günlük itiraz hakkı bulunur. Hasar görmüş binaların tamiri yapılıncaya kadar içine girilmesine izin verilmez. Evleri yıkılmış veya zarar görmüş yurttaşlara yeni ev tahsis edilir.
ESNAFLARA FAİZSİZ KREDİ İMKÂNI
Esnaflar için bütün bankalarda faizsiz kredi imkânı sağlanır. Bütün şirketlerin, esnafların veya kişilerin devlet birimlerine ve bankalara olan borçları silinir veya borç süresi uzatılır.
İMAR PLANININ DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKEN YERLERDE,
PLANLAR 5 AY İÇİNDE YAPTIRILIR
Bir yıl içinde tamir ettirilmeyen binalar yıkılır. Afet bölgelerinde fen kurullarınca tehlikeli görülen yerler yapı ve ikamet için yasaklanır. İmar planının değiştirilmesi gereken yerlerde, planlar 5 ay içinde yaptırılır. İzin verilen geçici baraka inşaatının 1 yıl içinde yıkılması zorunlu olur. Afetzedelerin taşınmasını gerektirecek durumlarda, bütün giderler bakanlık tarafından karşılanır.
EĞİTİMİ AKSAYAN ÖĞRENCİLERE EK SINAV İMKÂNI SAĞLANIR
-Eğitimi aksayan öğrencilere ek sınav imkânı sağlanır ve merkezi sınavlarda (YKS, ALES gibi) öğrencilere ek puan verilir. Kısaca yasanın öngördüğü haklar...”