Orhan Gencebay ın 1981 Yılında yaptığı ve albüme de adını veren parçanın adıydı...
Şarkının sözleri insanı derin düşüncelere sevk edebilecek türden felsefidir.
İnsana kendini ve hayatı sorgulama fırsatı verdiği kadar, kimim, neyim gibi kendini arama ve bulmaya yönelik bir çabanın da kapılarını aralar...
“Ben toprağın sinesinde insan denilen bir canım
Hem düşünür hem severim, budur taştan farklı yanım
Her maddenin zerresini bedenimde taşıyorsam
Ben ne bir taş ne bir ağaç, insanlığımla insanım…”
İnsanoğlu, diğer canlılardan her yönüyle farklıdır. Özünde barındırdığı değerleri kullanma gücüyle de bu farklılığını ortaya koyar.
Cennet ve cehennem olgusu da bu değerleri ölçmeye yönelik dizayn edilmiştir.
İnsanoğlunun iyi ve kötü ayrımı, nefis denen gerçeğe, neyi, ne kadar kabul ettirebilmesiyle alakalı olduğu için, hayat boyu bir mücadele içerisinde debelenip durur.
Toplumsal çözülme bireyin bozulmasıyla başlar. Bireyin sonrasındaki kazanımlarının ödül mü, yoksa ceza mı olacağı da, insanı yeni arayışlara iter. Bu arayışlar da insana, kendi değerlerini sergileme fırsatı verir.
Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın bir roman kahramanı, neden hapiste olduğunu arkadaşına şöyle anlatır:
“Dışarıda olmaktansa burada olmak her yönüyle benim adıma bir kazançtır. Burada bir yığın dünya var…”
Kahramanımızın, her türden insanla birlikte bir mücadele vermesinin zorluğu kadar, kazanımlarının da olduğu gerçeğine atıfta bulunması oldukça önemlidir.
Bugün benzer mücadeleyi bırakın başkalarına, kendi aile bireylerimize karşı bile verebilmekten hayli uzağız. Bu acı gerçek ortadayken, başarıdan bahsetmek mümkün mü?
Sabır, iyi niyet, çaba, özveri, hoşgörü gibi değerler unutulmaya yüz tuttu. Artık başka bir çağda yaşıyoruz. Her yönüyle farklı bir çağda...
Manevi değerlerin önemsenmediği, sosyalleşme olgusunun farklı tezahür ettiği bir çağda yaşamak, insan denen gerçeğin de çizgisini ciddi manada değiştirdi.
Üstadın dediği gibi:
"Dün, dünle geçti cancağızım, yarın yeni bir şeyler yapmak lazım. "
Ve biz o yarınların içinde kendimize sığınacak bir liman, yaşanabilecek bir dünya arıyoruz...