Yıllardır aynı elbiseleri giyinen yaşlanmış bir adam mı veya kentsel dönüşüme girmeyi unutmuş kerpiç bir ev mi demeliyim Elazığ’a yoksa sular altında kalmış batık şehrin kaldığı yerde kalakalmış bir şehir mi demek daha doğru olur yaşadığım şehre. Neyse… Ben sizlere Elazığ’ın şimdiki görünümünü yazmayacağım; çünkü kafasını pencereden dışarı çıkaran herkes yıllar önce gördüğü manzaranın pek de değişmediğini görecektir zaten. Ben Elazığ ile ilgili bir düş kuracağım ve görünümünün nasıl olacağına birlikte karar verelim.
Atapark’tan Harput’a uzanan bir teleferik düşünüyorum. Hemşehrilerim yukarı çıkarken veya Harput’tan inerken manzarayı seyretmeli. Sadece onlar mı? Elbette hayır. Gelen misafirlerde yükseklerden göz atmalı Elazığ’a.
Elazığ’ın boş bir alanına yapılacak büyük yapay bir şelaleye, altına yapılacak küçük bir gölete, çevresinde insanların dinleneceği büyük bir yeşil alana, içinde kazdan kuğuya, kuşlardan kediye köpeğe ya da kısaca hayvanat bahçesi diyebileceğim bir yere sahip olmalı güzel şehrim.
Gazi Caddesi kentsel dönüşüme alınarak üstü trafiğe kapatılmalı insanlar rahatça gezsin diye. Yıkılan binalar boş alanlara tekrar inşa edilmeli. Dükkânlar ne mi olacak? Hemen söyleyeyim. Kayseri’de yıllar önceden var olan yer altı çarşısının gelişmiş modeli yapılmalı Gazi Caddesi’nin altına ve işte o dükkânlar ve daha fazlası bu çarşıya taşınmalı.
Yine boş bir alana “Mini Elazığ” yapılmalı gelen turistlerin gezecekleri yerleri kolayca bulabilmeleri için. Her ilçe, gezilecek yerler büyük maketlerle yapılarak halkın gezmesine, görmesine imkân verilmeli. Oraları gören insanlar hem belli bir ücret karşılığı gezebilecekleri yerleri tanır hem de büyük bir rehberlik hizmeti yapılmış olur.
Hankendi’den başlayacak Sanayi Mahallesi’ne kadar yani Elazığ’ın en batısından en doğusuna kadar uzanan bir tramvay için geç kalmadık mı? Hem trafiği rahatlatacak hem taşıtlarımıza çeşitlilik katacak bir taşıt. Hele metro sistemini hiç söylemiyorum. Elazığ’ı baştan başa kaplayacak, tüm ilçelere uğrayacak bir metro sistemi (yeraltı treni) kazandırmanın zamanı gelmedi mi?
Şehrimizde domates, biber, kayısı bol miktarda bulunan ürünlerimiz arasında yer alıyor. Peki, bir salça fabrikası, kayısı üzerine yatırım yapılacak iş yerleri olsaydı şehrimde ve işsiz gençlerimize iş imkânı sağlansaydı ne güzel olurdu!
Elazığ’ı güzelleştirmek için el ele vermeli. Yaşadığımız çevreyi güzelleştirmeli. Selamlarımı ve saygılarımı sunarım.
