Topluluk halinde yaşarken hepimizin gına getirdiği, bıkkınlık sergilediği kötü alışkanlıklarımızdandır, dedikodu yapmak ve dedikoduya inanmak.
Dedikodu nedir, art niyetli bir yakıştırma, iftira olabileceği gibi yanlış gözlem, yanılgı, bilgi sahibi olmadan üretilen fikir, yorumlama halleri ve bu durumun dayanaksızca dillen dile dolaşması. ..
Mimar Sinan, “ustalık eseri” Selimiye’nin inşaatı sonrasında karşısında oyun oynayan küçük çocuklardan birinin arkadaşına “Şu minare eğri yapılmış” dediğini duyar.
Çocuğa “Göster bakalım hangi minare eğri olmuş” dediğinde, çocuk “Şu sağ taraftaki minare eğri” diye gösterir.
Mimar Sinan çocuğun yanında ustalara talimat verir ve “Bize bir halat getirin” der.
Sonra halatın bir ucunu minareye bağlattırır.
Küçük çocuğu yanına çağırır ve şöyle söyler: “İşçiler şimdi halatı çekerek minareyi düzeltecekler.
Minare düzelince sen de tamam diyerek bizleri uyar.”
İşçiler halatı çekmeye başlar ve biraz sonra küçük çocuk, “Tamam düzeldi!” diye bağırır.
Mimar Sinan çocuğa “Şimdi tamamen düzeldi mi?” diye sorunca, çocuk da “Evet düzeldi, şimdi daha güzel oldu, bak” diye cevap verir.
Ustalar bu olaya anlam veremez.
Bunun üzerine Mimar Sinan’ın ustalara söylediği şey neden Osmanlı’nın en büyük mimarı olduğunu küçük bir detayla kanıtlar niteliktedir: “Bu küçük çocuğun kafasındaki minarenin eğriliğini düzeltmeseydik, çocuk caminin yanından her geçerken güzelliğini göremezdi.
Kafasındaki minarenin eğriliğine takılırdı.
Önlem alınmazsa, dedikodular aslı astarı olmasa bile iz bırakırlar.
Böylece caminin adı da eğri minareli cami olarak yayılırdı.” ..
İyi bir doktor, öğretmen, mühendis, mimar olmadan önce iyi bir insan, farkındalık içinde bir insan, irdeleyici ve sorgulayıcı bir insan olmak gerekir.
Bu gerekliliklerle yola çıkılmışsa çokça eserinle anılır, sevgi ve saygıyla yâd edilirsin, Mimar Sinan gibi.
Çokça eseriyle günümüzde ki variyetini devam ettiren Mimar Sinan çocukla girmiş olduğu diyalogla hepimiz için çok önemli bir ders, saptamada ortaya koymuş değil mi?
Günümüzde ki çok katlı yapılaşmalar son sürat devam ederken farkındayız ki ticari beklenti ve kaygılara cevap vermesi dışında bir içerik ve güzellik barındırmıyorlar.
Ömrümüz dâhilinde yapılmış olan, yapılışına şahitlik ettiğimiz kaç yapı ya da eser 3-5 asır sonrası var olacak ve yapanın ismi anılıp ruhuna sevgi ve saygı gönderilecek, birlikte düşünelim, muamma değil mi?