HABER: GÜLÇİN TURGUT
Uzmanlar, tarımda demografik tehlikeye dikkat çekerek “Tarımda çalışan nüfusun yaş ortalaması tarımı olumsuz etkilemektedir. Genç nüfus sürekli azalıyor. Genç nüfus kırdan göçüyor, köyler yaşlılara kalıyor. Fevkalade olumsuz bir durumla karşı karşıyayız. Yaşlı çiftçiler emekli olunca sofralarımıza kim yemek koyacak? Bunu iyi düşünmeliyiz.”görüşündeler.
TÜRKİYE’DEKİ ÇİFTÇİLERİN SADECE YÜZDE 1’İ 18 İLE 24 YAŞ ARASINDA
TZOB kayıtlarına göre, Türkiye’deki erkek çiftçilerin yaş ortalamasının 57,7, kadın çiftçilerin yaş ortalamasının 60,1, kayıtlı toplam çiftçilerin yaş ortalamasının ise 58,1 olduğu belirtildi. TZOB verileri, Türkiye’de güncel çiftçi sayısının 5 milyon 162 bin olduğunu, bunun yüzde 82’sini erkeklerin ve yüzde 18’lik kısmını ise kadınların teşkil ettiğini bildirilirken, Sistemde kayıtlı çiftçilerin yüzde 34’lük kısmı 65 yaş ve üzeri, 34,6’lık kısmı 50-64 yaş arasında bulunmaktadır. Çiftçilerin yüzde 26,4’ü 33-49 yaş arası, yüzde 3,8’i 25-32 yaş arası ve yüzde 1’i 18-24 yaş arasındadır. Türkiye’de 18-32 yaş arasında çiftçilik yapanların oranı toplam çiftçilik yapanlar içinde yüzde 4,8’e tekabül ediyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün verilerine göre ise dünyada tarım işgücü azalıyor. Raporda istihdamdaki çiftçi oranı 1991’de yüzde 44 iken, 2020’de yüzde 26’ya düştü. Dünyada hızla azalan tarım işgücüne Türkiye de eşlik ediyor. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) yayınladığı son İstihdam İzleme Bülteni’ne göre, çiftçi sayısı en düşük seviyede. Ocak 2022’de geçen yıla göre yüzde 13,2 düşen çiftçi sayısı, 500 binin altına geriledi. Halbuki artan dünya nüfusuyla, tarıma ilginin artması yaşam için bir gereklilikti.
GENÇ NÜFUSUN TARIMA DÖNÜŞÜNÜN YOLLARINI ARANMALI
Kentlerde yaşanan ekonomik, sosyal gelişme, kıra çok geç yansıdığını belirten uzmanlar; "Hala kırsalda gelir seviyesi ülke ortalamasının üçte biri dolaylarındadır. İş arayışı, çocuklarına daha iyi bir gelecek hazırlama isteği, eğitim, sağlık imkânlarından iyi bir şekilde yararlanma beklentisi, sosyal güvence arayışı, sosyal statü kazanma, teknolojide meydana gelen değişme ve gelişmelerden yararlanma isteği gibi nedenlerle köyden kente yoğun göç dalgaları yaşanmaya devam etmektedir. Bu durumu tersine çevirmek elimizde. Genç nüfusun tarıma dönüşünün yollarını aramalıyız. Bunun için başta kırsal kalkınma desteklerinin yanında çiftçi gelirlerinin artırılması, diğer sektör gelirlerine yaklaştırılması gerekmektedir. Kırsal bölgelerde ekonomik getirisi olan faaliyetlerin artırılması gerekmektedir. Kırsal alanlarda tarıma dayalı sanayiye yönelik yatırımların desteklenmesi ile tarımsal ürünlerde katma değer sağlanması ve yeni iş imkânlarının yaratılması gerekiyor. Gençleri tarımsal üretime sevk edecek doğru politikalar uygulanmaz ve ciddi teşvikler verilmezse uzun vadede ülkemizin gıda arz güvenliği üzerinde ciddi riskler oluşacaktır.”ifadelerini kullandılar.