Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç ve Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Feridun Ergin, Tarım ve hayvancılık politikaları nedeniyle büyük sıkıntı yaşandığını kaydederek bir an evvel sorunların çözülmesi gerektiğini ifade etiler.
ÖZEL HABER: GÜLÇİN TURGUT
Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç ve Elazığ Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Feridun Ergin gazetemize yaptıkları açıklamada Tarım ve hayvancılıktaki son durumu değerlendirdiler. Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç; girdi maliyetleri nedeniyle süt ineklerinin kesime girdiğini belirterek “Gelecekte çok büyük sorunlar yaşayacağız” derken, Elazığ Pancar Ekicileri Kooperatif başkanı Feridun Ergin de Devletin üretici ile birlikte tüketiciyi de desteklemesi gerektiğinin altını çizerek verilmesi gereken sübvansiyonlara dikkat çekti.
Maliyetlerin artışına dikkat çeken Elazığ Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Feridun Ergin ise, “Devlet tüketiciyi de üreticiyi de düşünmek mecburiyetinde. Devletimiz fiyatı artırmasın, sübvanse etsin.” Diyen Ergin Altınova bölgesinin su sorununa da değinerek şunları kaydetti: “Bölgenin en önemli sorunu susuzluk. Bizim suyumuz olsa bu sevdadan vazgeçmeyiz. Ekeriz, üretiriz. Ülkemize, devletimize sadık insanlarız. Ama bizi sudan uzaklaştırdılar. 2008 den beri su gelecek. Elazığ'da hayvancılığın gerilemesinin nedenlerinden biri de sulanabilir arazilerin olmaması.”
ORTAÇ: SÜT ÜRETİMİNDE YÜZDE 30 DÜŞÜŞ VAR
Hayvancılıkla uğraşan üreticilerin artan giderler nedeniyle zor günler yaşadığını belirten Elazığ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç ise, “Üretici her geçen gün geriye gidiyor. Süt üretiminde yüzde 30 düşüş var. Keşke her geçen gün daha da ileri gitseydik üretici bin tane ise bunu bin 500’e çıkarsaydık.” dedi.
YAPILAN ZAMLAR BİR ÇÖZÜM DEĞİL
Süt üreticilerin sektörden geri çekildiğini aktaran Süt Üreticileri Birliği Başkanı Halef Ortaç, ”Üreticiler sektörden geri çekilmeye çalışıyor. Para kazanamıyor, yem fiyatları, girdiler çok pahalı. Devletin bunu göz önünde bulundurması lazım. Zam da bir çözüm değil. Süte, yeme zam geldiği zaman tüketiciye yansıyor. Alım gücü düşüyor.” diye konuştu.
KÖYLÜYÜ KÜSTÜRMEYELİM
Yaptığı açıklamada üreticiye desteklerin arttırılması gerektiğini belirten Başkan Halef Ortaç; ”Üreticiyi desteklemek şart.
Üretici damızlık hayvanını kesiyor sektörden çekiliyorsa, bu üreticinin geri dönmesini sağlamak zor olur.
Önemli olan o tezgâhın bozulmaması eğer tezgâh bozulmuş, üretici geri çekilmişse artık sektöre döndürmek zor olur.” İfadelerini kullandı.
HAYVAN KESİMİ YAYGINLAŞIYOR
Süt ineklerinin kesime gitmesi nedeniyle gelecekten endişe duyduklarını belirten Başkan Halef Ortaç; "Üretici para kazanamıyor.
Fiyatlar almış başını gidiyor. Hayvan sayısı azalıyor.
Anaç hayvanların kesimi yaygınlaşıyor. İlimizde çok fazla hayvan kesime gidiyor. Tedbir alınmazsa ette de, sütte de dışa bağımlı kalmak zorunda kalacağız.” dedi.
EN BAŞTA ÖNLEM ALMAK ŞART
Başkan Halef Ortaç; Önlemlerin en başta alınması gerektiğini dile getirerek; "Bir tarım ülkesi olduk mu meçhul. Tedbir alamıyoruz, sorunlar öncesi öngörümüz yok.
Sulanabilir arazilerimiz yok.
Çiftçinin artık arazilerini sürebilecek hali kalmadı. Elektrik 4 katı arttı, akaryakıt fiyatları çok yüksek, Yemleri yurt dışından tedarik ediyoruz. Bunların hepsi ayrı sıkıntıdır. Önlem alınması lazım.” ifadelerini kullandı.
DÜNYA'DA ET VE SÜT ÜRÜNLERİ FİYATINDA 3. ÜLKEYİZ
“Et ve süt ürünleri fiyatlandırmasında 3. ülkeyiz, maliyete baktığınız zaman da 3. ülkeyiz.” diyen Başkan Ortaç; ”Türkiye yem fiyatlarında en yüksek olan ülkelerden biridir. Et ve süt ürünleri fiyatlarına baktığınız zaman da en ucuza alan ülkelerden biridir. Böyle bir tezatlık var.“ dedi.
BÖLGEYE GÖRE DESTEKLER YAPILMALI
Bölgenin sıkıntısına göre üreticiye destek verilmesi gerektiğini aktaran Başkan Ortaç; “Her bölgenin kendine göre farklı sıkıntıları var. Bölgeye göre destekler yapılmalı. Bazı bölgeler var kurak geçiyor. Bunlara ayrıcalık yapılması gerekiyor. Üretici, devleti arkasında hissetmek ister. Devletin hangi alanda sıkıntısı varsa çok iyi tespit edip yönelmesi gerekiyor. Zamanında müdahale çok önemli. Yem fiyatları almış başını gidiyor. Çiftçiye ucuz mazot verilebilir. Ucuza gübre verilebilir. Enerji fiyatları düşürülebilir.” diye konuştu.
SAHADA OLMAK GEREKİYOR
Başkan Halef Ortaç; Tarım İl Müdürlüklerinin görevlerini yaparak bölgedeki ihtiyacı tespit etmeleri gerektiğini dile getirerek; “Yetkililerin sahada olması lazım. Masa başı alınan kararlarla düzelmez. Tarım Bakanlığı’nın farkındalık yaratması lazım. Üreticiyle yakından ilgilenmesi gerekiyor. Çiftçinin üreticin derdini sıkıntısını dinlemek görüşünü almak lazım.“ dedi.
DIŞA BAĞIMLI KALACAĞIZ
Artan giderlerin sektörün geleceğini tehdit ettiğini söylen Başkan Ortaç; “Üreticimiz sürdüremez noktaya geldi. Böyle devam ederse bir iki yıl sonra hububatta, ham maddede olduğu gibi süt ürünlerinde de dışa bağımlı olacağız. Geçmiş yıllarda da bunu söylemiştim. İthal etmediğimiz tek şey süttür onu da ithal edeceğimiz noktaya geleceğiz. Dışa bağımlı kalırsak şuan ki fiyatların iki üç katı fazla fiyattan alırız.' dedi.
KÖYDEN KENTE GÖÇ BAŞLIYOR
Başkan Ortaç; Üreticinin emeğinin karşılığını alamadığının altını çizerek; “Köyler küçülüyor kente göç başlıyor. Keşke böyle olmasaydı, kentten köye dönüş olsaydı. Köylerde yaşayan ve şehirde olup da köye dönebilecek vatandaşların teşvik edilmesi gerekiyor.“ dedi.
KAYITLI HAYVAN SAYISINA GÖRE ÜRETİM AZ
Bölgede hayvan sayısına göre üretimin yetersizliğine de değinen Başkan Ortaç; “Üretimde geride kaldık. Hayvan sayısı çok fazla ama süt miktarı az. Tarım il Müdürlüğü verilerine bakıyorum 180 bin tane büyükbaş hayvan görünüyor. Bunun yüzde 30 – 40’ı anaç olmuş olsa bu anaçların her biri 10 litre süt verse toplamda 500 bin ton süt eder ama ortada 50 ton süt yok. Burada da bir çelişki var, anlamak zor. Bununla ilgili de çalışmalar yapılabilir." ifadelerini kulandı.
ACİLEN ÖNLEM ALMAMIZ LAZIM
Başkan Halef Ortaç; Köylüyü kalkındıracak desteklerin olması gerektiğini belirterek; “Hayvancılığın, tarımın desteklemesi lazım bunlar birbirine bağlıdır. Tarımın olmadığı yerde hayvancılık olmaz. Kalıcı tedbirler alınması lazım. Sulanabilir arazileri artırmak gerekiyor. Gecikmeden acilen önlem almamız lazım.“ dedi.
ERGİN: GİRDİ MALİYETLERİ YERİNDE DURMUYOR
Elazığ Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı Ferudun Ergin ise; Üreticiye sübvanse çağrısında bulunarak, “Girdi maliyetleri yerinde durmuyor. Sayın bakanımız açıklama yaptı süte zam veremiyorum yem fiyatlarına zam yapacaklar diye. Benim sütüm 4 lira olsun sorun değil ama yemin fiyatının da torbası 100-150 lira olsun. Fiyatı artırmasınlar, sübvanse edilsin. Tarımda gübre mazot elektrik çok önemli. Hükümetimizden devletimizden sübvansiyon desteği bekliyoruz.” diye konuştu.
ALTINOVA'DA YILLARDIR SU YOK
Elazığ'da sulanabilir arazilerin olmadığını vurgulayan Başkan Feridun Ergin; “Bizim ovanın suyu yok. Altınova 2008 den beri Eyüp Bağının sulaması kesik. Kapalı sistemde üçüncü proje oldu dediklerine göre Maden de Hatun Köy Barajı’ndan gelecekmiş. Ben artık inancımı yitirdim. Benim kapımın önünde Keban Barajı var. Hatun Köy'den su getiriyorlar. Diyelim Maden’e yağmur yağmadı kuraklık oldu. Ne Olacak? Ama benim kapımın önündeki baraja kaç tane şehirden su geliyor. Keban barajının suyunun bitmesi mümkün değil.” İfadelerini kullandı.
BİZ TOPRAĞIMIZA AŞIĞIZ SEVDALIYIZ
Başkan Feridun Ergin; Köylünün üretimi bırakıp kente yerleştiğini belirterek; “Biz toprağımıza aşığız sevdalıyız, hayvancılık ve çiftçilik yapmasak denizden çıkmış balık gibi oluruz. Ama bizi küstürürlerse, tezgâhımızı, dağıtırlarsa devlet getirip hepsini bedava verse artık yapmazlar. Köyler boşalmaya başladı. Şehirlere gelip asgari ücrete çalışıyorlar.” dedi.
KÖYLERDE OTURACAK EV BULAMAZLAR
Sulama alanlarının olmayışının hayvancılığı ve üretimi olumsuz etkilediğini ifade eden Ergin; “Kapalı sistem suyumuz olsa köylerde oturacak ev bulamazlar. Herkes köyüne geri döner. Bizim suyumuz olsa bu sevdadan vazgeçmeyiz, ekeriz üretiriz. Ülkemize, devletimize sadık insanlarız. Ama bizi sudan uzaklaştırdılar. 2008 den beri su gelecek diyorlar. Yeraltı suları kalmadı. Artezyenlerimiz boşa çıkıyor artık. Su yok. Kuru tarımdan da kimse para kazanamıyor. Elazığ'da hayvancılığın gerilemesinin nedenlerinden biri de sulanabilir arazilerin olmaması.” diye konuştu.