Biz de kendimizi gazeteci zannediyoruz, çok amatör olduğumuz ortaya çıktı.
Elazığ, 6.8 den sonra ikinci bir deprem yaşamış, haberimiz yok.
Bu deprem sadece Elazığ'ı vurmamış.
Ülke ekonomisi dibe vurmuş, Dolar on lirayı, Avro yirmiyi geçmiş, petrolün varili 200 doları aşmış, Ordu darbe hazırlıklarına başlamış, Kabine istifa gündemi ile olağan üstü toplantıya çağrılmış.
Elazığ yine yapacağını yapmış, Dünya gündeminin ilk sıralarına oturmuş.
Bunlar yaşanırken ben hızlı gazeteci, ayakta yatmış.
Yaşlandık galiba.
Gelelim Asrın yolsuzluğuna, aslında rezalet desek daha doğru olur.
Yolsuzluk ayağa düşmesin, yolsuzluğa haksızlık etmeyelim.
Elazığ'ın meşhur televizyon programı Gece Görüş Dürbünü, işi patlatmış.
Elazığ İl Genel Meclisi Üyelerinden bazıları yakınlarını, personel alımına fesat karıştırarak, Özel İdare şirketinde pür emanet, asgari ücretli işe, kaşla göz arasında yerleştirmiş.
Kıyametin sebebi bu.
Programı izlemedim, gece ekranda ava çıkan arkadaşlar alınmasın, Televizyon seyretmeyeli on yılı geçti, sadece kayıttan, kurtarılan bölümlerine baktım, gelen mesajlar, verilen cevaplar yüzünden kayıt, bip, bip bip diye bitiyor.Tam bir paçoz jargonu.
Ama hakkını verelim arkadaşlar iyi iş çıkarmışlar, Bu krize yol açan beyleri deşifre etmişler, umarız bu beyler El Hak, Vel Adalet ilkesine göre ipe çekilir, Ülke rahata kavuşur.
Fetva gerekirse ben veririm, Mecelleyi dedem yazmıştı, bizde fetva makamı dededen toruna geçer, sıkıntı yok.
Madem yolsuzluk avına çıkmaya heveslendiniz, size bir kıyağım olsun beyler, bu işlerde yeni de değilim, yeteneksiz de değilim.
Öncelikle size gece görüşü sağlam bir dürbün hediye edeyim.
Sonra, sonra mı, dinleyin bakalım, hızlı gazeteciler, pardon gece avcıları.
Bu kentte bir dosyada 80 milyon yolsuzluk yapıldı, sesiniz çıkmadı, dürbününüz bozuktu galiba.
Bu kentte spor maskeli yüz milyonlarca rüşvet alındı, gıkınız çıkmadı, sesiniz kesikti galiba.
Bu kentte eşraf bilinen patronların, patroniçelerin kaşla göz arasında yüz milyonlarca liralık vergi borçları silindi uyuyordunuz galiba.
Büyük işler ilgi alanımda olduğu için, sadece bu üç örnekle yetineyim
Dürbün gönderiyorum, sağlam görürsünüz, büyük işlerle uğraşın, elinizde hiç kimseye nasip olmayan medya gücü var, boş beleş işler ile elinizdeki imkanları harcamayın.
Ha bu arada, bu büyük yolsuzluk meselesinde işe giren çocuklar var ya bunlar gariban tipler, gariban olmasa asgari ücretli, taşeron işlere talip olmazlar.
Belki etik değil, belki yakışık almadı ama, garibanların ekmeği ile uğraşmayın beyler.
Ciddi işler ile uğraşın.
Bizim Elazığ'da çok güzel bir deyiş vardır, onu hatırlatarak yazıyı bitirelim, ''Eşşeğe gücü yetmeyen palanına saldırır''
Sizin de eşşeğe gücünüz yetmiyor galiba.
PALAN İLE TATMİN OLUYORSUNUZ.