2022 yılının yargı sayfasını açtık.
Meslek hayatımda kaçıncı ifadeye çağrılışımı ben bile unuttum.
Yargılandığım dosya sayısı hakkında da birkaç yıl önce Doğan Haber Ajansı haber yapmıştı.
İlgili habere göre hakkında en çok dava açılan yerel gazete sahibi idim.
Müşteki değilim, Allah’a çok şükür hakkımda veya hakkımızda açılan davaları kaybetme sayımız parmak sayılarını henüz geçmedi, buna tekzip davaları da dahil.
Yeni bir dosyadan dolayı yeniden merkez Karakolunun yolunu tuttum.
Şüpheli olarak ifadem alındı.
Müşteki; Fırat Üniversitesi Araştırma Hastanesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fatma Ülkü Çeliker.
Şikayet konusu 30 Ekim 2021 tarihli köşe yazım.
www.gunisigigazetesi.net/sozde-pandemi-ozde-abd-karari-gozde-magduriyetler-makale,12920.html
Köşe yazımda zat-i muhteremelerin Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı olarak toplanıp aldıkları karar metnini yayınlayarak nasıl böyle bir talihsiz karar alabilirsiniz diye sorgulamışım.
Hatırlar mısınız insanlar göz için bu hastaneye giderlerdi, randevular o kadar uzun süreler sonrasına verilirdi ki insanlar şok olurlar, o tarihe kadar biz acaba yaşayacak mıyız diye de geyik yaparlardı.
Bizler de sebebini sorduğumuzda pandemiden dolayı tedbirler kapsamında derlerdi.
Sonra bir araştırdık ki pandemiyle uzaktan yakından alakası yok.
Sebep ameliyatlarda kullanılacak demirbaş ve cihazların yıpranmaması.
Yanlış okumadınız; aynen öyle cihazları ve demirbaşları korumak için her gözcüye günde beş hasta kotası koymuşlar.
O gün sorgulamış ve kuşların bile güleceği bu gerekçeye insanlar inanmazlar diye de aldıkları kararın fotoğrafını köşe yazımın içerisinde yayınlamıştım.
Hoca hanımın zoruna gitmiş; vay efendim benim haricimde o kararda birkaç kişinin daha imzası varken neden sadece benim adım görünecek şekilde belgeyi yayınlanmış.
Yayınlayarak da gerçekleri çarpıttığımız alenilik kazanmış mış!
Ya arkadaş hasta mısın nesin Ana Bilim Dalı Başkanı sen değil misin?
Ya da aldığınız karar yalan da biz sana bühtanda mı bulunduk.
Bir belgenin resmini paylaşarak nasıl gerçekler çarpıtılır açıklayabilir misin?
Hem belgeyi yayınladığımızı söylemişsin hem de belgeye rağmen çarpıttığımızı iddia ederek kendinle çelişmişsin, bu nasıl bir mantıktır ya hu!
Millet katarakt ameliyatı olmak için senin verdiğin tarihsel sıkıntıyı yaşarken sen adının yazılmasını mı sıkıntı olarak görüyorsun?
Kaldı ki madem bu gerekçeyle ameliyatlara uzun süreli randevu tarihleri veriyor idiyseniz neden insanlara; “Pandemiden dolayı, tedbirler kapsamında” yalanlarını uydurarak insanların akıllarıyla dalga geçtiniz?
Şimdi biz bu densizliklerinizi sıkıntı yapıp sizler hakkında müşteki olmuyoruz da siz mi şikayetçi oluyorsunuz?
Başka şehirlerde olsa bu tür densizlikleri yapanlar ifşa olduktan sonra topluma çıkamazlar, siz kalkmışsınız bir de hatanızı meşrulaştırmak için zeytinyağı gibi su yüzüne çıkmaya çalışıyorsunuz.
Yazıktır be…
O görevi orada ifa edip hastalara bakarken babanızın hayrına bakmıyorsunuz hanımefendi.
Hakkıyla yapamıyorsanız çeker gidersiniz.
Gitmiyorsanız bu insanlara hakkıyle hizmet etmek zorundasınız.
Bırakın devletin demirbaşlarını koruyup kollamayı.
O kadar çok milli servet düşkünü iseniz başka konularda tasarruf sahibi olunuz.
Sizin göreviniz hastalarınıza hizmettir, demirbaşları koruyup kollamak değil.
Şimdi o belgeyi tekrar yayınlıyor ve insanlarımızın hafızalarını yeniden tazeliyorum.
Tazeliyorum ki insanlar neyin ne olduğunu, o pandemi sürecinde kimin fantastik kararlarıyla nasıl mağdur olduklarını bir kez daha görsünler.
Nasıl olsa mahkeme salonlarında karşılaşacak yaptıklarını yüzlerine tokat gibi çarparak kayıt altına aldıracağız.