“İnsanlık nerede?” diye haykırışların yükseldiği bu dönemde böyle bir meseleden bahsetmek yerinde olacaktır. Çeşit çeşit insanların olduğunu biliyoruz; ancak ben sizlere nükte gereği dört grupta inceleme fırsatı sunacağım.

        Birinci grup insanı “katı” olarak nitelendirmek gerekecek. Bu grubun insanı bildiğiniz odunu teşkil eder. Bir konuyu düz anlatırsınız, olmaz! Yan, eğri anlatırsınız yine olmaz! Velhasıl ne yaparsanız yapın, hiçbir şey anlatamazsınız. Hem de anlatamadığınız gibi anlayamazsınız da; çünkü onun dediği hep doğrudur. Atomu parça parça etseniz; eğer anlattıklarınız onun sözlerine varmıyorsa boşa kürek sallamışsınızdır. “Aynı tas aynı hamam!” sözünü doğrulayan bu insan grubundan kaçabildiğiniz kadar kaçmanızı tavsiye ederim.

        İkinci grup insanımız “sıvı” olarak anılmalıdır. Bulunduğu yerin özelliklerine hemen uyum sağlarlar. Kendi görüşleri yoktur. Sadece herkese onay verirler. Aslında çıkarları doğrultusunda hareket eden bu insanlar, “Güç ne diyorsa odur!” diyerek toplum içinde dolaşırlar. “Budur cihanda en beğendiğim meslek: Sözün odun olsun, hakikat olsun tek. (Mehmet Akif Ersoy)” sözünün tam tersini çağrıştıran insanlara pek de söyleyecek söz bulamazsınız; zira size de hak verme olasılıkları yüksektir. Yine uzak durmak en iyi yapılabilecek iş olacaktır.

        Diğer bir insan grubumuz ise “gaz” olarak nitelendirilen diğer adı “hava” olan insan grubudur. Bu insanlar çok kolay buharlaşır. Gözle görülmesi pek mümkün değildir. Her şeyi yapar, ardından “kim?”, “ne zaman?” gibi sorularla hiç oralı olmazlar. Akıllarına yatmayan bir durum olduğunda buhar olup uçarlar. Sakın zor günlerinizde bu tip insanlara yaklaşmayın! Hem yanınızda göremezsiniz hem de amiyane tabirle satışa gelirsiniz. Kendinize değer veriyorsanız bu insanları da etrafınızdan hızlıca uzaklaştırmanızı tavsiye ederim. Aslında yukarıda saydığımız üç insan grubu için arkanıza bile dönüp bakmadan yanlarından gidebilirsiniz. Onlar için yapılacak en güzel şey: Onları incitmeden onlara sadece dua etmektir.

        Son gruba geldiğimizde onlara sadece “insan” deriz, öyle anarız. Selam olsun o güzel insanlara ki: İncitmezler, incinmezler, doğru söylerler, çalışkandırlar, merhametlidirler, adildirler… Saydıkça sayabiliriz o güzel insanların hasletlerini. Eli öpülesi insanlardır. Yaratılmışların en üstünü olan insanın gerçek değerini taşırlar. Bu insanları gördüğünüzde sakın ola peşlerini bırakmayın! Güzel dostluklar kurun, sohbetler edin.

        Güzel insanların güzel hasletlerini görüp onlara değerli olduklarını hissettirelim. Yoksa değersiz insanlar, takdir gördüğünü zannedip güzel insanları küstürür. Allah (c.c) güzel insanların sayısını arttırsın. Selam ve dua ile…