Parasıyla, makamıyla, gücüyle, kayırma ile meşhur olmak ile… ile değil; sırasıyla-sırası geldiğinde, vadesi dolduğunda gelir ölüm!
“Hiç ölmeyecekmiş gibi dünyaya, yarın ölecekmiş gibi ahirete çalışın.” hakikatine aldırış etmeden, sanki kendisi olmadan işler yürümez anlayışı ile hareket eden insan, birden bazen belirtileri olsa da zamanı belli olmayan ölüm kapıyı çalmadan bir şeyler vesilesi ile ansızın gelir ölüm…
Genellikle de insan ölümü sevmez, hep dünyada yaşamak ister. Ama ilk insan ve Hz. Âdem peygamberimizden beri bir hakikat var ve inkâr edilemez ölüm. Hak dinlerde, en son din olan İslam’da; Kuran-ı Kerim’de, Hadisi Şeriflerde yeterince ölümden bahsedilmektedir.
Ölümün hak ve gerçek olduğunun en güzel örneği Resululah sav’dir. Yani ölmeden ölmek! Mezarlar, kendisi olmadan dünyanın çarkının dönmeyeceğine inananlarla dolu; ama dünyanın çivisi çıksa da dünyada hayat var.
Ölüm bir hakikat olduğu kadar, hiçlik değil; yeni bir mekâna, hayata yolculuktur. Ölüm; ölen için ve geride bıraktıkları için bazen kurtuluştur, rahatlıktır. Ne olursa olsun ölümün hakikatine rağmen ölüm geride bir mahzuniyet ve vazife de bırakır. Bunlardan bir tanesi de ölüm sonrası ölünün arkasındaki yapılacaklardır.
Doğum ile ölüm arası mahdut bir zaman insanı ebedileştirebilir de kendinin geleceğini karartabilir de. Doğum günleri olduğu gibi ölüm günleri de tarihi kayıtlarda yerini alıyor.
Tarih 24.02.2022 geride kalan tek dayım, arkadaşım Faik Sevim ebediyete irtihal etti. Bazı şeyler anlatılmaz; yaşanır. Yaşayarak hakikat bir defa daha tezahür etti ki acılar ve mutluluklar birliktelikle daha anlamlı ve kalıcı oluyor.
Elazığ’ın güzide televizyonları Kanal23 ve Kanal Fırat “İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Genel Başkanı ve TBMM görevli hemşerimiz Yücel Can’ın Dayısı Faik Sevim vefat etti.” altyazısı sonrası haberlerin detayı ve cenaze namazı ile ilgili haberler taziyemizi daha anlamlı hale getirdi. Cenaze namazına, taziyeye teşrif eden, Kuranı Kerim-cüz, hatmi şerif okuyan, maddi ve manevi katkıda bulunanlara öncelikle teşekkür ediyoruz, iyi ki varlar. Bu vesile ile;
Bu vesile ile cenaze anından itibaren arayan, destek veren, cenaze namazına teşrif eden, taziyede bizi yalnız bırakmayan Kanal Fırat TV Genel Yönetmeni Sayın Zeki Akbıyık ve Kanal23 TV Genel Yönetmeni Sayın Arif Çakmak ve Şahsında namaza ve taziyeye teşrif eden TV çalışanlarına; Elâzığ dışında olduğu için aramızda bulunamadığının üzüntüsünü belirterek taziyemizi veren Sayın Prof. Dr. Yasemin Açık’a şükranlarımızı sunuyoruz. Elâzığ’ımızın görsel sesi oldukları; farkındalık, haberleşme ve bilgilendirmedeki katkıları gönül iklimine dokunduğundan protokol ötesi öncelikli oldular; sağ olsunlar.
Cenaze namazına ve taziyeye teşrif eden; Elazığ Milletvekili Sayın Zülfü Demirbağ’a, Elâzığ Belediye Başkanı Sayın Şahin Şerifoğullarına, Elazığ Müftüsü Sayın Selami Aydın’a, Fırat Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Sayın Prof. Dr. Kenan Peker’e, AK Parti İl Başkanı Sayın Şerafettin Yıldırım’a, İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Üyesi ve AK Parti İl Başkan Yardımcısı Sayın Cengiz Taş’a- İl Başkan Yardımcısı Sayın Mehmet Göktürk’e ve diğer Yönetim Kurulu Üyelerine, MHP İl Başkanı Sayın Semih Işıklar’a, İYİ Parti İl Başkanı Sayın Servet Gürgözeler’e, İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve YRP Bölge Koordinatörü Sayın İbrahim Gök’e, Elazığ Şoförler Odası Başkanı Sayın Şevket Toraman’a, İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Elazığ İl Temsilcisi Sayın Çetin Özmen’e ve İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Üyeleri Sayın Mürsel Şeker’e, Hüseyin Erdoğan’a, Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen İl Başkanı Sayın İbrahim Bahşi’ye, Hazar Stratejik Araştırmalar Merkez Başkanı Sayın Prof. Dr. Bilal Çoban’a, ELİM-DER Başkanı Sayın Hüsamettin Gül’e, Keban Belediye Başkanı Sayın Fethiye Atlı’ya ve AK Parti İlçe Başkanı Sayın Şahin Oğuz’a, Sayın; Ebubekir Irmak’a, Bekir Çetin’e, Geçmişin eskimezleri; Kardeşim Nuri Çolak’a, Turgay Dolu’ya, Celal Seçkin’e, Asım Çelik’e, Öner Asilhan’a, iş adamı Abdurrahman Çelik’e, Mustafa Erdoğan’a, Recep Toy’a… Elazığ’daki kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan idarecilere ve çalışanlara, siyasi parti temsilcilerine, bütün STK Başkanı ve Şahsında üyelerine, bütün hemşerilerimize, ismini sayamadığımız güzel insanlara,
Yine arayarak acımızı paylaşan; Danışmanlığını yaptığım 23. Dönem Van Milletvekili ve AK Parti Van İl Başkanı Sayın Kayhan Türkmenoğlu’na, 22. Dönem Elâzığ Milletvekili Sayın Şemsettin Murat’a, 21. Dönem Ankara Milletvekili Sayın Zeki Çelik’e ve milletvekillerimize, siyasi temsilcilere,
Yargıtay Hâkimi Sayın Celal Albay’a, Hâkim Fatih Demirtaş’a, Dr. Ömer Naci Dilek’e, Bader Başkanı Mustafa Akdoğan’a, KAYAD Başkanı Özgür Şahin’e, Yusufeliler Dernek Başkanı Sayın Nizamettin Alkan’a, Sayıştay Üyesi Sayın Kadir Çelik’e ve dostlarımıza,
Savaş Bal ve Biz Birlikte Güçlüyüz Platformuna, Elâzığ İHL Mezun Grupta bulunan Prof. Dr. Yüksel Aslantaş’a, Zeki Aslantaş’a, Fuat İşbilir’e, Sultan Ahmet Okçiyanlı’ya ve lisedeki sınıf arkadaşlarıma, TBMM görev yapan mesai arkadaşlarıma, İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Hollanda Temsilcisi ve Elazığlılar Dernek Başkanı Sayın Resul Özdemir’e, İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Almanya Temsilcisi Sayın Melik Fırat Yalnız’a, Bitlis İl Temsilcisi M. Hadi İnce’ye, Kastamonu İl Temsilcisi Sayın Hakkı Çılgınoğlu’na, Niğde Temsilcimiz Sayın Hükmü Erdoğan’a, Kayseri Temsilcimiz Sayın Murat Yeşil’e, Kocaeli Temsilcimiz Sayın Ömer Onursal’a, hassaten Sayın İlhan Demir’e ve bütün temsilcilerimize;
İdareci ve Bürokratlar Birliği Derneği Yönetim, Denetim kurulu Üyeler, başkan, sorumlu ve üyelerimize,
Sayın; Yeni Ufuk Gazetesi Yazı İşleri Müdüresi Dilek Erbaş Yıldırım’a, Vehbi Korkutata’ya, Sayın Mehmet Ali Baysal’a, Elif Doğan’a, Beranur Çam’a ve basın mensuplarımıza,
Telefon, sosyal medya, mesaj yoluyla, arayarak acımızı paylaşan bütün yakınlarımıza ve dostlarımıza,
Ortaokuldan Kıymetli Hocalarım Mehmet Sait Aydemir’e, Hüseyin Aslan’a, Resul Şahin’e; Çocukluk, mahalle, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite dönemlerinden bugüne kadar eş, dost, arkadaş, hemşeri, memleketli, akraba, komşularımıza, toplumun değişik kesimlerinden herkese, yurt içinden ve yurt dışından bizimle birlikte acımızı paylaşan herkese kalbi şükranlarımızı sunarız, iyi ki varlar. Allah’ın lütfuna, keremine, rahmetine, bereketine… şükürler olsun…
Bir daha anlaşıldı ki acılar paylaşıldıkça hafifliyormuş. Sırası gelmiş ise çaresi bulunmayan ve öldürülmeyen tek şey ölüm! İnsan bedenen ölse de geride bıraktığı eser (ler)le, hoş sadayla, faydalı bir ilimle, salih bir evlatla, hayrı devam eden iyilikle ölümsüzdür.
En güzeli de makama, rakama, çıkara, beklentiye bina edilmeyen hasbi ve samimi birlikteliklere hamdolsun.…
