İnsan toplu yaşam süreci ile birlikte, bir otoriteye ihtiyaç duydu, ilkel komünal toplumlarda bu otorite aile reisi, kabile toplumlarda kabile reisi, daha gelişkin toplumlarda ise devlet şeklinde tesis edildi.
Devletlerin yönetim şekli ise yine farklılıklar gösterdi, bu yönetim şekilleri, Monarşi, Oligarşi, otoriter, totaliter, cumhuriyet diye sıralanabilir.
Bu yönetim modelleri ile insanlık günümüze kadar geldi.
Bu yönetim modellerine, ekonomik model olarak ta kimi zaman sosyalizm, kimi zaman kapitalizm, kimi zaman da karma sistemler egemen oldu.
Bu kısa girişten sonra esas konumuza gelelim.
Tüm bu model ve yönetim tercihleri insana ne verdi, insan bu tercihleri yaparken nasıl bir refleksi gösterdi sorusu günümüzün temel sorunudur.
Tercih meselesini de şimdilik bir yana koyalım, insan çoğu zaman tercih özgürlüğünü de kullanma imkanı bulamamış, kendisine sunulanı kabul etmek zorunda kalmıştır.
Yazının konusu, tercih veya zoraki kabul sonrası insan davranışları olsun.
Tüm bu ilişkiler ağı içinde insan davranışları ön plana çıkmaktadır.
İnsana kendisine sunulan otorite ve yönetim modeline, davranışlarını, ya toptan kabul, ya toptan ret, ya da fayda eksenli destek ve bağlılık şeklinde göstermiştir.
Bütünden parçaya modellemesi ile yine bir eleme yaparak, sadece toptan kabul, kayıtsız şartsız bağlılık, tapınma derecesinde itaat, kutsama ve put edinme davranışı gösteren insan tipi ve toplum şekline kısaca değinelim.
Bu tip insan ve oluşturduğu toplum, her şeyden önce iradesini yitirmiş bir sürü ve sürü psikolojisi ile hareket eden kalabalıklardan başka bir şey değildir.
Bu tipteki insan çok saldırgandır, kendisi gibi davranmayan her bireye düşman gözü ile bakar, yok edilmesi gerektiğine inanır.
Bu tipteki sürü toplumları, tapınma ihtiyaçlarını bağlı olduğu devletin şahsında karşılar, devlete bağlılığı tapınma derecesinde uygular, bunu yapınca kurtulacağını, hidayete erişeceğini zanneder.
Kutsalına, yani kutsadığı her organizasyona kendini adar, bu adanmışlık kendini kutsala sunak olarak vermeye kadar gider.
Eğitim derdi yoktur bu tip insanın, kendisine verilen sınırlı bilgiler ile ayakta durmaya çalışır.
Kendisine verilen bu sınırlı bilgiler genellikle, itaat ve uyum bilgileridir.
Bu bilgiler, bu tipteki insanın Amentüsünü oluşturur.
Sadece biyolojik varlığını sürdürme güdüsü ile hareket eder, bu bağlı, salik insan tipi.
Yazının başlığı PUT DEVLET idi, evet bu tip insan ve oluşturduğu toplum, Putperest bir toplum ve birey olarak ta Putperest bir bireydir, bağlı olduğu devlet ise put devlettir
Bu gün yaşadığımız süreç, putperest bir süreçtir, kimse kızmasın, kimse alınmasın, sadece gözlemler sonucu ortaya çıkan resmi yazmaya çalıştım.
Bu resme uymayan, uymamak için çaba gösteren insanlar bu devrin velileridir.
Ama bu tolumda bu veliler, şeytan muamelesi görüp taşlanmak ta, imha edilmeye çalışılmaktadır.İnsanlık tarihinin her döneminde olduğu gibi, peygamberler tarihinin her evresinde olduğu gibi.
Tarih tekerrür ediyor,insan davranışları hiç değişmiyor.
- - - -