İnsanoğlu, kendi vasıflarını yerine getiremediği zaman sıkıntıların da hep var olduğunu görüyoruz.
Seni insan olarak görmeyen zihniyet, sana her türlü fenalığı yapma konusunda da kendini üstün görür.
Bu üstünlüğü de sahip olduğu statünün varlığından, dolaysıyla da paranın gücünden alır.
Özellikle bazı işverenlerde bu anlayışın egemen olduğunu görmek son derece üzücü.
Birinin yanınızda çalışıyor olması, size onun üzerinde her türlü hakka sahip olma hakkını vermez. İş hayatı sizi köle konumuna düşürüp işverene bağımlı yapıyor ve bu zorunlu bağımlılık da her yaşadığınız olumsuzluğu sineye çekmenize sebep oluyorsa, o işi derhal terk edin ve dönüp arkanıza dahi bakmayın derim.
Sırtınızı Allah'ın sizin için garanti ettiği rızkın gücüne yaslayın.
Kesinlikle pişman olmazsınız.
O, farklı bir rızık kapısını sizler için mutlaka açacaktır.
İnsanın şerefi, onuru bu kadar ucuz olmamalı.
Ve bu şeref birilerinin kirli ağzına sakız edilmemeli.
Bu konuda gerekli hassasiyeti göstermekten çekinmeyin.
Bakın, size bununla ilgili bir örnek vereyim.
Bir arkadaşım anlatıyor: "Şirkete gelen cezayı bildirmek için müdür beyi aradım.
Huyunu bildiğim için olan biteni gayet makul bir dille anlatmaya çalıştım.
Bana ağza alınmayacak galiz küfürler etti.
Üstelik ben uzun yıllardır üç kuruşa yanlarında çalıştığım halde...
Bundan hicap duyacağı yerde, beni günah keçisi ilan edip saldırıya gecti...
Duyduklarıma inanmak, olan biteni hazmetmek hiç kolay değildi.
Ne diyeceğimi bilemedim.
Nutkum tutulmuştu sanki.
Üstelik yetmiyormuş gibi, bir de bu cezayı biz çalışanlardan tahsil edeceğini avazı çıktığı kadar bağırarak haykırıyordu.
İşin tuhaf tarafı, bu işte benim kabahatim yoktu ve bunu kendisi de çok iyi biliyordu.
Sözlerinin ayarı olmadığını biliyordum ama bu kadar alçalabileceğini gerçekten tahmin etmiyordum..
Haya, edep, terbiye yerlerdeydi.
İnanın, izzeti nefis sahibi biri o küfürler yüzünden rahatlıkla cinayet işleyebilirdi.
Bunun ne tür küfürler olduğunu ve nefiste yarattığı tahribatı varın siz tahmin edin artık..." dedi acıyla ve hala o anların etkisinden kendini kurtaramayarak...
Gelinen noktanın vahametini kafanızda bir an için empati kurarak canlandırmaya çalışın lütfen...
İşçiysek kölen de değiliz ya, diyordu haklı olarak...
Paranın gücüyle herşeye sahip olduğunu sananların sayısı ne yazık ki, hiç de az değil.
Eğer bu anlayışı sineye çeker, olan bitene sessiz kalırsanız, bundan sonraki süreç sizin açınızdan çok daha zor geçecektir.
İş hayatında her söyleneni kayıtsız şartsız kabule zorlanmış, sindirilmiş bireylere dönüştürülüyoruz ki, bu kabul edilebilir birşey değil...
Patron sizsiniz.
Ne olursa olsun, kendinizi ezdirmeyin.
Kimseye de boyun eğmeyin.
Unutmayın ki, rızkı veren Allah'tır.
İnanın bana, her kapanan kapı, beraberinde yeni kapıların açılmasına vesile olur.
Statüleri, paraları onların olsun, size onurunuz, şerefiniz yeter...