Yasakların kalkmasıyla kendimizi doğaya attık. Geçen yılı doyasıya yaşayamadık. Tatil beldelerinin de insanlarla dolduğu bu yaz mevsiminde tedbiri elden bırakmayalım.
Hep deniz kenarlarını yazmak olmaz satırlara. Her bir köşesi cennet olan yurdumun güzel diyârlarından biri olan Yozgat iline yazdığım bir şiirimle sizleri baş başa bırakıyorum.
YOZGAT'TA ZAMAN
Çamlık tepesinden seyran eyledim
Gördüm ki Yozgat’ım ne yaman olmuş
Binlerce ağacı yeşil çam imiş
Üniversitesi yamaçta ne güzel olmuş.
Krallıklar hüküm sürmüş bendinde
Hattuşaş şehr-i divân-ı ringte
Hilâli taşır medreselerinde
Medeniyet sana ne güzel uymuş.
Antik Roma hamam- Sorgun kaplıca
Şifâsını alır gelip yununca
Eski sarayların adın duyunca
Sağlık sıhhat niyet ne güzel uymuş.
Bozkır diyârında kurmuşlar toyu
Oğuz’lardan gelir Bozok'lar soyu
Yurdun has evlâdı yiğidin oğlu
Düşmanı bendinden ne güzel kovmuş.
Delice ırmağı coşkun dereler
Testi kebabından ikrâm vereler
Kardeş illeriyle yad'a geleler
Gurbetten vefayı ne güzel sunmuş.
Hilâli göklerde başta taşıyor
Vatan sevdasını âşkla yaşıyor
Tevhidle al rengi sarmış yatıyor
Şehadet sırması ne güzel uymuş.
Çapanoğlu vurmuş çağa damgası
Saat kulesinden görür zamanı
Aynalı körükle gelin alması
Cehrine de duvak ne güzel uymuş
Misk-i amber kokan yaylaların var
Hızır İlyas çamlık gizli sırrın var
Diyârında pir'in çok duası var
Gönül maksuduna ne güzel uymuş.
Sürmeli dediğin Yozgat'ta makam
Türküler yürekte bir başka akar
Arabaşı yemeğin dostlarla tadar
Yozgat'a konaklık ne güzel uymuş
Karacakız’ın sözü çiçek sağlara
Dokunur yüreği kadim çağlara
Elinde Hilâli taşır dağlara
Cumhuriyet Yozgat’a ne güzel uymuş