Asrın seçimi, olmak ya da olmamak; bütün mesele bu seçimi, Din ve Vatan elden gidiyor seçimi, yobazlar artık bu ülkeyi yönetmesin seçimi, tıstırikten bir seçim veya sonucu ne olursa olsun belki de hiçbir şeyin değişmeyeceği bir seçim…
Nasıl algılamamızı istiyorlarsa ayarı ona göre veriyorlar, sürü psikolojisini uygulamakta doktora yapmış halkın fertleri olarak bizler de öyle algılıyoruz.
Aslında onlara mahkum olduğumuzu bizlere kabul ettirmişler, bizler sadece renkleri tercih ediyoruz.
“Ay benim ki açık renkli olsun, yok benim ki koyu renkli olsun” gibisinden.
12 tane benzemez parti, 2 tane benzeyene dönüşmek için aylardır ittifak olma mücadelesi veriyorlar.
Hasım olanlar çoktan hısım olmuşlar bile.
İltifatlar göklerde raks ediyor. Siz aslında sevişiyormuşsunuz da biz çığlık seslerinizi yanlış anlamışız.
12 tane benzemez partinin 2 benzeyene yani Millet İttifakı ve Cumhur ittifakına dönüşmesindeki kutsal amaç tüylerimi diken diken ediyor.
Yüksek sesle “Çırpınırdı Karadeniz” türküsünü dinlemek istiyorum, askerlik anılarım aklıma geliyor boğazım parçalanana dek “Her şey vatan için diyesim” var.
Yıllardır kardeşi kardeşe hasım edenler şimdi sözüm ona kutsal amaç için can ciğer olmuşlar.
Daha kötüsü ise bu iki ittifaka vatandaşın oy vermeye kendini mahkum hissetmesi. Tıpkı Robotlar gibi.
Vatanı kurtaran Mustafa Kemal Atatürk’ün partisi CHP, vatanı bölmeye çalışan PKK’nın siyasi mümessili HDP ile kol kola, sözde vatanı kurtarmak için.
22 yıldır muhafazakarların oyları ile iktidar olan AK Parti, faiz verdiği vatandaş sayısı ile gurur duyuyor, zinayı serbest bırakıyor ama ülke olarak biz İslam’ın son kalesi oluyoruz.
Saadet partisi yıllarca başörtüsü zulmü yapan CHP ile aynı safta.
MHP, parti tüzüğü HDP ile benzer olan HÜDAPAR ile yan yana.
Üstad Necip Fazıl ne güzel tasvir etmiş bu günümüzü,
Bir alem ki, gökler boru içinde!
Akıl almazların zoru içinde.
Üst üste sorular soru içinde:
Düşün mü, konuş mu sus mu unut mu,
Buradan insan mı çıkar, tabut mu?
Sözü çok uzatmaya gerek yok, dediğimiz gibi 12 benzemez zannettiklerimiz birden tıpatıp benzer oldular.
Bu kurtlar sofrasından çıkacak olan hikaye; Kurtların toplu tecavüzüne uğrayan kırmızı başlıklı kızın hazin hikayesi olacaktır.
Bu hikayedeki kırmızı başlıklı kız kim oluyor acaba?
İlimsiz inanç, ismi ne olursa olsun bana göre batıl inançtır.
Cahil insanlar her zaman kullanılan insanlardır ve bu insanlar kullanılmaktan zevk alırlar.
Dava sahiplerinden daha çok davaya sahip çıkarlar çünkü; Bu insanlar sorgulamaya yetecek kadar bilgi sahibi olmadıkları için, teslimiyet dediğimiz duygular ile dava diye inandıklarını canları pahasına sahiplenirler.
Neyse bu konu sıkıcı bir konu çok fazla uzattık. Umarım doğru mesajları verebilmişizdir.
Son olarak, Adalet ve Kalkınma Partisindeki adaletsizlikten bahsedelim.
Ak Partide torpilli olduğu söylenen 3-5 aday adayın, Ak Parti il yönetiminin “Hiçbir aday adayı havaalanına cumhurbaşkanını karşılamaya gitmeyecek” söylemine rağmen, Cumhurbaşkanını karşılama protokolünde olmaları, geri kalan aday adaylarının psikolojisini bozmuş durumda.
Elazığ’ımızın göz bebeği, ünlü psikoloğumuz Sayın Ömer Deniz’i de aday adaylarımıza psikolojik destek verme konusunda göreve çağırıyoruz.
Bu arada herkesin Ramazan ayının hayırlı olmasını diliyorum.
Allah vatanımızı her daim korusun
Herkese hayırlı iftarlar.
