Keşke yemeği bir gün de kokutmadan sofraya getirebilsek diyeceğim ama anlamı yok.
Aylardan sonra Fethi Sekin Şehir Hastanesine Başhekim ataması yapılarak milyon dolarlık yatırım başsızlıktan kurtarıldı.
Hoş, neden başsız bırakıldığına da bir anlam verememiştik ya!..
Bir kurumun başındaki yöneticiyi alacaksanız profesyonelce davranır önce yerine getireceğiniz kişiyi ayarlarsınız ardından koltuğu boşaltırsınız.
Ama bu işler nedense bizim şehrimizde oldukça amatör işliyor.
Önce kurumun başındaki adamı yıprattıkça yıpratıyorlar, iş yapma hevesini elinden alıp heyecanını bitirerek başarısız algısı yaratıyorlar, ardından da; istifa etmesi için her türlü yolu deniyorlar.
Amaçlarına ulaştıktan sonra da kurumu da unutuyorlar kuruma yapılması gereken atamayı da.
Nefislerinin tatmin olduğuyla kalıyorlar.
Örneği; Sayın Cumhurbaşkanı’nın da bir dönemler çılgın projeleri arasında yer alan ve ilk 5 yerde gerçekleştirdiği milyon dolarlık yatırım olan Şehir Hastanesi…
Başhekimini aylar önce istifa ettirdiler, bugün yarın derken hatırlatmaktan dilimizde tüy bitti ama nihayet dün akşam atamayı yaptırdıklarını sosyal paylaşım hesaplarından duyurdular.
Aylardır anlamsız bir başıboşluk içerisinde olan devasa hastane Allah’a çok şükür anlamlı bir atamayla başıboşluktan kurtuldu.
Anlamlı bir atama dedim, çünkü başhekim olarak atanan Prof.Dr. Sayın Erol Keleş’in atandığı kuruma yeni anlamlar yükleyeceği konusunda şehir kamuoyu hemfikir.
En küçük esnafından sanayicisine, STK’larından siyaset camiasına 7’den 70’e herkes Sayın Keleş’in atanması ile alakalı pozitif düşünce içerisinde.
Gerek Fırat Üniversitesi Hastanesindeki başarısı, gerek kamuoyundaki duruşu ve disiplin odaklı yönetim anlayışı ile Sayın Keleş’ten şehir kamuoyunun beklentileri de yüksek.
Milliyetçi yaşam tarzı, mütevazı karakteri ve otoriter kişiliğiyle Prof.Dr. Sayın Erol Keleş’in çok kısa süre içerisinde kurum içerisindeki otorite boşluğunu giderip aynı süreye eşzamanlı olarak da hastaneyi, özelde Elazığ, genelde ise Türkiye’de hatırı sayılır bir konuma getireceğini düşünüyorum.
Şehir hastanesinin dokusu itibariyle Sayın Keleş, belki konuya ticari yaklaşım göstermeyebilir ama sahip olduğu akademik birikim, mesleki donanım ve disiplinli yönetim tarzıyla hastaneyi çok kısa sürede çok güzel yerlere getirecektir.
Hastanenin mevcut durumu itibariyle ne kadar üzücü bir durumda olduğunu kimse inkar edemez.
Kurumsallığını yitirmiş, her geçen gün biraz daha dibe vuran kurum, şehrin sırtında en büyük ekonomik kalburlarından biriydi.
Kurumda yardımcı personelinden yönetim kademesindeki bireylere, acil servis doktorlarından uzman kadrolarına kadar herkeste bir huzursuzluk herkeste bir mutsuzluk vardı.
Milyon dolarlık yatırımda mutlu olan tek bir aktör vardı o da ne Rönesans ve altındaki şirketlerdi.
Sanırım artık öyle olmayacak, zira Sayın Keleş yıllardan beridir o kurumdaki hoşnutsuzlukları ve olumsuzlukları dışarıdan izleyen ve yaranın nereden kanadığını bilen biri olarak neşteri yerinde kullanacaktır.
Sayın Keleş’e bu konuda güvenimiz sonsuz…
Bizi yanıltmayacağı inancını taşıyoruz.
Kurulduğu günden bu yana hep sorunlarıyla gündeme gelen Şehir Hastanesinin bundan böyle güzel gelişmelerle haberlere konu olacağı umudundayız.
Sayın Keleş, yakın geçmişte siyasete niyetlenen ancak niyeti gerçekleşmediği için de; “Olanda hayır vardır diyerek” tevekkülü elden bırakmayan bir değerimiz.
Evet, olanda elbetteki hayır vardır…
Siyasete girmiş olsa idi belki bu şehre böylesine büyük hizmet etme şansı olmayacaktı.
Ama şimdi Allah kendisine altın tepside bir hizmet fırsatı daha sundu.
Bu fırsatı yerinde değerlendirip başarılara imza atması demek Sayın Keleş’e siyasette de kapıların sonuna kadar açılması demektir.
Zira o gün siyasette bir yerlere gelmek için halka giden Keleş, bu kurumda başarılı hizmetlere imza atarsa aynı halk tarafından siyasete zorlanacaktır.
Dolayısıyla kendilerine güveniyor bu hizmet kapısını hakkıyle değerlendirmesini temenni ediyorum.
Bu vesile ile şehir insanının her zaman gönlünde yer bulmuş Prof.Dr. Sayın Erol Keleş’e yeni görevinde başarılar diliyorum.
