Hem ülke, hem de şehir olarak zor bir süreçten geçiyoruz.
Ülkemizin yaşamış olduğu sıkıntılara rağmen ayakta dimdik durması takdire şayan bir durum.
Bir yandan ekonomik sıkıntılar diğer yandan yaşanan pandemi süreci ve her geçen gün korkunç boyutlara ulaşan vaka sayıları...
Bütün bunlara karşı da sabır ve dirayetle dik durmaya çalışan bir devlet yönetimi ve her türlü iç ve dış tehditlere karşı anında aksiyon alan bir hükümet.
Her şehri ayrı bir ilgi, her kenti ayrı bir beklenti içerisinde.
Bunlardan biri gözbebeğimiz, şehirlerin en azizi Elazığ’ımız.
Son yaşanılanlara bakıp da dertlenmemek elde değil.
Zaten ayakları üzerinde zor dururken 24 Ocak depremiyle derinden bir sarsıntı geçirdi.
Şehirde yaşayanlar için yaşanılanlar belki sıradanlaşıp şehir insanı için normal bir hale gelmiş olabilir ama dışarıdan asla öyle görünmüyor.
Elazığ dışında yaşayan hangi Elazığlıya sorsanız size aynı şeyi söyleyecek koskaca Elazığ’ın virane bir kent olduğundan bahsedecektir.
İçeridekiler için yaşanan o toz topraklı hayat belki normalleşmiş olabilir ama biz dışarıdan Elazığ’ı takip edip memleket hasreti çekenler için o kadar anarmol görünüyor ki, anlatılır gibi değil. Yaşanan deprem iç içe girmiş düzensiz bir imari yapıya sahip şehri yeniden yapılandırmak için tam bir fırsat olabilirdi belki ama ne yazık ki treni kaçırmışız gibi.
Sebebi herkesin herşeyi şehirde oluruna bırakan bir düşünce yapısına sahip olması ve koskoca Elazığ’da kanaat önderlerinin olmaması.
Durum böyle olunca da problemler artıyor sorunlar kartopu gibi her geçen gün biraz daha büyüyor.
Bu sorunların büyümemesi ve bir an önce çözüme kavuşması için sanırım bir fırsat daha doğdu gibi. Kabine revizyonu...
Haberleri izleyip gündemi takip ettiğimiz kadarıyla belli ki mevcut kabinede köklü bir değişikliğe gidilecek. Böyle bir değişiklik halinde depremle ciddi bir yara alan, yaşanan pandemiyle de yaraları azan Elazığ’a bir bakanlığın verilmesi kaçınılmazdır.
Bu bakanlığın verilmesi için vakit kaybetmeden şehrin dinamikleri bir araya gelip Sayın Cumhurbaşkanına bu talebi ulaştırmaları gerekmektedir.
Bu zor bir durum olmasa gerek.
Eski sisteme göre Bakanlar Milletvekillerinden seçildiği için belki zor olabilirdi ama şimdi öyle değil. Kabine dışarıdan yapılacak atamalardan oluşturulduğu için çok daha kolay.
Çünkü binlerce başarılı bürokratı olan bir şehirdir Elazığ.
Bu başarılı bürokratlardan birinin Bakan olarak atanması şehrin sorunlarının çözümünü bir tarafa bırakın, önünü açacaktır.
Onun için ne yapıp yapmalı ve bir Bakanlık talebi ile Sayın Cumhurbaşkanına çıkılmalı.
Aksi takdirde komşu illerimize bakıp iç geçirmeye, Elazığ’da yaşayanlar içeride, bizler de dışarıda yaşanılanları dertlenmeye devam ederiz.
