Kevni ve Kozmik Yapıya Hükmeden ALLAH'a Hamd ederek Başlayayım yazıma,
Rabbimiz Bir Ayeti celilesinde ''ONUN İZNİ OLMADAN BİR YAPRAK DAHİ DÜŞMEZ '' En'am/59...Buyurmakta.
Evet, O'nun izni Olmadan Bir yaprak Dahi düşmez, Biz İman edenler Bu ilahi düsturu hiç bir koşulda aklımızdan çıkarmadan Olup bitenleri değerlendirir bu eksende düşüncelerimizi ve fikrimizi yazar dile getiririz.
Bu girişten sonra konuya gelelim.
Son 3 Yıldır Yaşadığımız dünya Hassaten Ülkemiz ve İslam Alemi adeta bir Kıyamet Provasına sahne Olmakta.
Bu adına Kıyamet Provası dediğim Uydurma Bir CORONA Salgını.( ki yine Türkiyede ilk vaka vuku bulduğunda bu köşede uydurma bir plandemi olduğu hakkında düşüncelerimi bi elin parmak sayısı kadar makale olarak yazmıştım ) Ardından Elazığ'da Yaşanan 6.8 deprem, Karadeniz bölgesinde sel baskınları, ansızın yanıp tutuşan ciğerlerimiz konumundaki Akdeniz ve ege bölgesindeki orman yangınları 2020-2022 yıllarından zihnimizde kalan musibetler olarak daha yaralar sarılmadan 2023 yılının hemen başlangıcında Kahraman Maraş merkezli ve onbir ilde 100 bin (her ne kadar resmi açıklamalar 40-50 bin dense de ) lerce can 150 milyar dolar maddi hasar bırakan 6 şubat Depremi, Yaz aylarında Trakya ve iç ana doluda ekin tarlaları,Çanakkale de Orman yangınları, Kocaeli'nde 8 milyon tonluk Tahıl silolarının patlaması İnsanlık ailesini ve islam dünyasını hüzne boğarken, Geçen Hafta FAS 'ta bugüne kadar benzeri yaşanmamış 7 şiddetindeki deprem ve en son olarak İstanbul Bahçe şehirde 2 saat içerinde 1500 şimşeğin çıkması ile yaşanan sel felaketi derken LİBYA da ki sel felaketinde 10 binlerce ölüm vakası ve benzeri dünyadaki diğer olup bitenler Elbette İman eden bizler için ilk tepki ONUN İZNİOLMADAN BİR YAPRAK DAHİ DÜŞMEZ ilahi buyruğunu getirip teslim olur Fakat SEBEPLERİ armaya koyuluruz.
-Sebeplere Baktığımızda Önümüze çıkan iki önemli unsur çıkıyor, Birinci Olarak
Bizlerin Azması, İkinci Olarak Azgınların ifsadı.
Bizler azdık Bu azgınlığımız Öyle bir noktaya geldi ki her hal ve davranışımız ile ALLAH a ve emirlerine isyan edecek kadar isyanın zirvesine ulaştık.
Bakınız; Abdullah ibni Abbas ( r.a.) Rivayetle gelen merfu bir hadiste
Diyor ki Peygamber Efendimiz s.a.v.
Mâ sahita’llâhu azze ve celle alâ ümmetin illâ ğalâ sa’ruhâ ve eksede esvâkuhâ ve eksere fesâdühâ ve’ştedde cevru sultânihâ fe-inde zâlike lâ yüzekkî ağniyâuhâ velâ ye’uffu sultânühâ velâ yüsallî fukarâuhâ.
Allah bir kavme kızdı mı, gazap etti mi çarşıda kesat olur; o ülkenin, o kavmin fesadı çoğalır; sultanının zalimliği de artar. Böyle olunca artık, zenginlerde kalp katılığı olduğu için malının zekâtını vermez; yöneticileri namuslu olmaz; fakirleri de namaz kılmaz, ibadet etmez duruma düşer.
Hadis Bizlerin azgınlığını gayet net bir şekilde izah etmekte ve bu azgınlığımız sonucu ALLAH ın ğazabına uğradığımızı beyan etmekte.
Buradan Yola çıkarak Biz azgınlığa devam ederken ALLAH Azgınları başımıza musallat kılıp ifsad eylemleri gerçekleştirerek Dünyayı yaşanmaz bir hale getirirler.
Rabbimiz Bunları şu şekilde tarif eder.
''İnsanlardan öylesi vardır ki, sözleri dünya hayatında senin hoşuna gider ve kalbinde olana (samimi düşüncelerini söylediğine) Allah'ı şahit getirir; oysa o düşmanların en yamanıdır.
- İş başına geçti mi (yahut dönüp gitti mi) yer yüzünde bozgunculuk çıkarmaya, ekini ve nesli helak etmeye çaba harcar.'' ( bakara/204-205 )
Demek istiyorum ki, Yaşadığımız Dünya ve hassaten ülkemiz ile İslam aleminim bugün yaşadığı Musibetler her ne kadar ALLAH'IN iradesi ( Onun izni olmadan Bir Yapak Dahi düşmez.) dahilinde gerçekleşmiş olsa da Bunda Bizlerin etkisi haddinden fazla. Bu sebeple Rabbimiz Azgınları başımıza musallat kılarak adeta bir kıyamet provası yaşatıyor bize.
İşte O Kıyamet provası cafcaflı cümleler, şatafatlı ambalajlar ile sunulan İKLİM KANUNU.
Malumunuz Ekim ayında açılacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi ilk gündem olarak İKLİM KANUNUNU Çıkarmak olacağını açıkça söylüyorlar.
peki nedir Bu İKLİM KANUNU ?.
Bu sorunun Cevabını ve İklim anlaşmasının getireceği tehlikeleri gelecek yazılarda değerlendireceğiz.
Selam ve dua ile...