Sosyolog olarak objektif verilere dayalı olarak, suya da sabuna da dokunarak vermeye gayret edeceğim.
Bu ülke kolay kazanılmadı diyoruz; mücadeleyi verdiğimiz dönemde halkın %70 tarım kesiminde çalışıyordu.
İstihdam edildiğimiz bu zor şartlarda dış mihraklara top yekûn kurtuluş mücadelesi verdik.
Odönemde, normlar çok keskindi: Mesela namus kavramı zirvede idi.
Birisi başkasının hanımına kefenini boynuna takarak bakardı.
Eğri oturup doğru konuşmalı.
TV kanallarındaki birçok kadın, sanki Rusya'dan ithal edilmiş.
Çıplaklık zirve de kimin kiminle olduğu belli değil.
Hâlbuki İslam'da nesli korumak farzdır.
Neslini korumayan vatan savunması verecek heyhat.
Toplum olarak kendimize gelelim.
Giyim kuşam küçümsenecek bir olay değil .
Seni yaratan açılmayı saçılmayı yasaklamışsa uymak zorundasın.
Bir Sırp vatandaşına desen gel türkün bu kıyafetini giy kurşun yemeye razı olur.
Onu giymez.
Sana ne oluyor açılıp saçılıyorsun.
Bir de evli kadınların evli erkeklere kaçması ,TV kanallarında harıl harıl veriliyor, dinen zina yapılıyor. İslam devleti olsa kadın taşlanarak öldürülecek.
TV'leri denetleyen RTÜK sadece izlemekle yetiniyor.
Devlet erkanı da caydırıcı müeyyideleri uygulamıyor.
Çünkü güzelim ülkemde zina suç değil.18 yaşına gir her türlü rezilliği işleyebilirsin.
Çünkü sen artık özgür bir vatandaşsın.1980 lerde güzelim ülkemde PKK bir dönem yaşanan olumsuzlukların propagandasını yaptı: Bak seni yönetenler Marmaris'te keyif çatarken senin açlıktan ve susuzluktan dilin kurumuş.
Biz senin kaybedilen hakkını almak için bunlarla savaşıyoruz deyip birçok genci kendi saflarına katıyordu.
Niye fırsat veriyoruz.
Bizi yönetenler de dahil olmak üzere herkes ölçülü olmak zorunda.
Hiçbir şeye bakmayın güzelim ülkede vatandaşların aldığı ücrete bakın statü farkından dolayı korkunç uçurumlar var.
Birisi 10 alırken birisi de 1 alıyor.
Bu taksimatı gerçekten kurt yapmaz kuzulara şah olsa. Ülkemdeki insanlara eşitlikten bahset kusura bakmayın kimse size inanmaz.
Rahmetli Erbakan boşuna demiyormuş: ''Önce karnını doyuracaksın.
Aç karınla kimse Allah -peygamber sevgisi dinlemez. Rahmetli Erbakan'ında giyim kuşamı şatafatlı olduğu için söylediği güzel sözler ,halk tabakasında istenilen itibarı görememişti.
Gelir dağılımında bu kadar adaletsizlik olmaz pes vallahi.
Empati kavramını herkesten duyarsınız yani kendinizi başkasının yerine koyma. Ne sihirli, kavrammış kimse empati yapmak istemiyor.
Niye? İşine gelmiyor.
Güzelim ülkede bu ülkeye bedel ödemiş olan insanların yaşamlarına bakıyoruz, şaşmamak elde değil.
Şairimiz Âkif Ersoy ülkesinin zor döneminde ödül olarak kendisine verilmek istenen, bir ceketi bile kabul edemiyor.
Birinci Dünya savaşında gönüllü alay komutanı olarak görev alan birçok talebesini şehit veren Bediüzzaman hazretlerinin hayattaki sermayesi eline aldığı bir sepet o kadar.
Maaş teklifini maaş dilencisi değilim deyip reddeden insan.
Bunların da duyguları vardı hayalleri vardı.
Şimdi bunların insanlara tesirleri ile bizim tesirimiz mukayese edilir mi?
Bir de elbise değiştirir gibi koca değiştirmeler yok mu?
Evlilik müessesinin ciddiyeti kalmadı.
Bu yüzden aile mahkemelerinin yükü ,boşanmalardan dolayı arttı.
Hâlbuki ki dinimizde boşanma kelimesini diline almak kor ateşi diline almakla eşdeğerken ve hatta yeri göğü titretirken ders alamıyoruz.
Madde eksenli evliliklerin sonucu budur.
Efendimiz (sav)evlilik dört şey için yapılır: Malı güzelliği soyu sopu ve Dindarlığı için. Sen dindarlığı seç, buyurmasına rağmen emri peygamberi anne baba olarak dinleme maddeyi gözünde büyüt.En ufak maddi anlaşmazlıkta vur tekmeyi.
Zavallı çocuklar ortada kalsın. Zaten anne-baba çocuklara sahip çıkmıyor.
Devletin koruma evleri sağ olsun.Sevgisiz anne baba şefkatinden mahrum büyüyen çocuklar ve neticede geleceğimiz (emin ellerde!) Yuvada anne babadan uzak yaşayan çocukları sembolik olarak anne kokusunun olduğu kazakla uyut.
Tüm bu yaşananların adına da evlilik diyorlar.
Ne evliliği ,bunun adı tam da utanmaz arlanmaz rezillik.
Güzelim ülkemde yaşananları yazmaya devam edeceğim. Kalın sağlıkla...18.08.2022