Son günlerde arka arkaya yapılan zamlar herkesi tedirgin etti.
Ek MTV, KDV artırımı ve diğer harçlara yapılan zamlar bu kadarı da olmaz dedirtti.
5 Nisan 1994 Tarihinde Tansu Çiller'in bir gecede yaptığı zam yağmurunu gölgede bırakan artışların olması insanı derin bir umutsuzluğa sevk ediyor.
Vatandaş uzun vadeli planlar yapamaz hale geldi.
Önünü göremiyor.
Bundan sonra ne olacağına dair kimsenin bir öngörüsü yok.
Ne memur ve emekliye yapılan zamlar, ne de asgari ücretteki artış kimseyi memnun etmedi.
Vatandaş daha parayı cebinde göremeden, cebinden çıkacak olanları düşünür oldu.
Mehmet Şimşek'in varlığı eğer ek vergiler ve yeni zamlar ise, onu ekonominin başına getirmek için bu kadar mücadele niye verildi, diye sormadan edemiyor insan...
Bu kadarını başkaları da yapamaz mıydı?
Nebati'nin, Berat Albayrak'ın suçu neydi? Bizim daha akılcı, daha kalıcı ve ekonomide daha kararlı adımlar atan gerçek ekonomistlere ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.
Türkiye'nin 2022 yılında vergilerden elde ettiği bütçe yaklaşık 2.3 trilyon lira.
Hangi ülke vatandaşından bu kadar vergi geliri elde ediyor, bilemiyorum.
Buna rağmen verdiği açık yaklaşık 140 milyar lira.
Yani ekonomide yükü her zaman olduğu gibi yine vatandaş çekiyor.
Vergiyi de vatandaş veriyor, cezayı da, bütçe açığını da...
Fedakarlık hep vatandaşa reva görülüyor.
Sen bozdun sen düzelt mantığı kalabalık bir küskünler topluluğu oluşturur ki, bu da devlet-halk bütünleşmesini ciddi anlamda sekteye uğratır.
Bu halk, ülkenin içinde bulunduğu her durumda hep fedakarlığı yapan taraf oldu.
Malından, parasından hatta canından fedakalık yapmasının artık kabul edilebilir tarafı yok. Vur abalıya mantığı artık kabak tadı veriyor.
Ülke bu şekilde içinde bulunduğu durumdan çıkamaz, felaha eremez.
Bunu görmek için engin bir ekonomi bilgisine sahip olmanız gerekmiyor.
Eskiden zamlar alıştıra alıştıra peyder pey yapılırdı ve çok tepki çekmemeye dikkat edilirdi ama artık hükümet buna da gerek duymuyor anlaşılan...
Bu da içinde bulunulan durumun vahametini anlamamızı sağlıyor.
Ülke böylesine sıkıntılı bir sürecin içerisindeyken muhalefet CHP'de başa kim geçecek bunu tartışıyor...
İnsan ne diyeceğini bilemiyor.
Reis yanlısı gazeteci Mehmet Özışık bile olan bitene isyan eden bir video paylaştı ve vatandaşa yapılana zulümdür, dedi.
Daha da ağır söylemlerde bulunan Özışık, videonun başlığına da manidar bir ifade ile "Başımız Sağ Olsun" diye yazdırdı.
Ülke yeni bir kaosa mı uyansın istiyorsunuz?
Bu korkuyu lütfen sorumlular olarak siz de biraz görün ve hissedin.
Bir ülkenin ayağa kalkmasının yegane yolu vatandaşın cebi olmamalı...
Reisin bu hassasiyeti görüp bu zulme dur diyeceğine ve gerekli önlemleri alacağına inanmak istiyorum...