Elazığ, Türkiye’nin başkenti oldu. Bir beden olarak düşünün Türkiye’yi ve bu bedenin ortak attığı kalp oldu Elazığ. Bütün uzuvlardan damar damar, sinir sinir, kılcak kılcal iyilik ve güzellik hareketleri bu kalbe geldi. Ve bu kalp; kan pompalamaya, yaşam vermeye tekrar devam etti.
Kimimiz el olduk, uzanan eli tuttuk. Kimimiz tırnak olduk, toprağı kazıdık. Kimimiz göz olduk, enkaz altındakini gördük. Kimimiz kulak olduk, kurtarın yavrumu diyen sesi duyduk. Kimimiz battaniye olduk, kimimiz hırka, kimimiz yün çorap… Kimimiz bir bardak sıcacık çay olduk, kimimiz bir dilim ekmek, kimimiz bir yudum su…
Afrin’deki kadınların karınca kararınca kendi imkânlarıyla hazırladıkları yardımlar… Can Azerbaycan’dan Elazığ’a uçak dolusu gelen yardım… “İstanbul’a gidelim.” diyen oğluna “Benim komşularım burada acı çekerken ben hiçbir yere gidemem.” diyen nine. Enkaz altındaki eli görüp başında bekleyen arama kurtarma köpeği… Gözü kara enkaz altına giren bu depremin olağanüstü kahramanları olan bütün kurtarma ekipleri… Canhıraş çalışan sağlık ekipleri… Kapısını açan onca yer… Yardım için koşan onca can… Gece gündüz soğuk zemheri demeden çalışan basın mensupları… Güvenlik için enkaz başında bekleyen emniyet güçleri… Her durumda hazır olan askerler… İyilikseverler, güzellik yayanlar, yardım edenler… Muhteşem bir tablo hüznün içinde... Paylaşıldıkça azaldığına inandığımız hüzünler ve azaldığına inandığımız acılar… Her hikâyede bir gözyaşı saklı ama Allah’a teslimiyet de tam. Acı eşiğimiz bir ülke olarak. Taziyesi olana ağladık. Yaralısı olana şifa diledik. Enkaz altında olana dua ettik.
Elazığ hüznün başkenti oldu. Gözyaşları aktı, hıçkırıklar düğümlendi bazen. Yaralılara kan ihtiyacı var dendiğinde en kısa sürede bu ihtiyacı ortadan kaldıran bir şehir… Ne olursa olsun devletine küsmeyen ve tavır almayan bir şehir…
Evladının elini tam kapıda çıkarken üzerine devrilen kapıdan dolayı bırakan babanın iç yarasını göremez uzaktan ahkâm kesen. Evladının üzerine kol kanat olan babanın fotoğrafı… Ağır hasarlı evden çıkamamanın maddi yetersizliğini ve çaresizliğini bir eli yağda diğer eli balda olan kalemşorlar idrak edemez. Acısını paylaşamadığınız bir halkın lideri olamazsınız. Yüreği yanmayan bizden değildir. Bir candan daha kıymetli hiçbir şey yoktur. Derdi olmayan bizden değildir. Gözyaşları akmayan bizden değildir. Uzaktan ahkâm keserek bu ülkenin yarasına merhem olamazsınız. Sırça köşklerde oturarak halk edebiyatı yapamazsınız. Orada üşüyen birileri varken siz de üşüyeceksiniz. Orada kanayan birileri varken sizde kanayacaksınız.
Acının başkenti oldu Elazığ. Hüznün üssü… Gözyaşının barajı… Hunharca eleştirenler oldu. Vicdansızca karalayanlar… İnsafsızca sövenler oldu. Bu ülkenin insanının acısını paylaşmadığınız sürece, gözyaşlarına mendil olmadığınız ve çatlamış dudağına bir yudum su, açlıktan karnı beline yapışmış olan canına bir lokma ekmek olamadıktan sonra hiçbir karşılığınız olmayacaktır bu halk nezdinde. Sosyal medyada istediğiniz kadar çemkirip durun cirminiz kadar yer yakarsınız. Halkın acısı üzerinden rant sağlamayın ve halkı acısı üzerinden vurmayın. Bu millet adınızı unutmaz. Sizi kanalizasyona gönderir sifonu çekerek. Doğu şucu bucu, Elazığ şucu bucu diye aramayın. Ararsanız “ADAM” kelimesi çıkar karşınıza. “İNSAN” çıkar karşınıza. Sizde olmayan kelimeler bunlar. Bilseniz ne kadar da yavansınız, kofsunuz, boşsunuz. Köpek kadar olamayanlar kalkıp da bu şehri ve Doğuyu suçlamasın. Doğu yardımseverdir, iyilikseverdir, kıymet bilirdir. Vicdanlıdır, şefkatlidir. Ey cahil cühela takımı! Bu halk ile göbek bağı kesilmiş yalıçapkınları! Enkaz altındayken insanlar ilk işiniz laf ebeliği olmamalı… En “kaz” olursunuz neticede.
Yıllarca biriktirdiği araba parasını bir kalemde verene selam olsun. Yüreğini ortaya koyana… İnsanlığını öne sürene… Gönüllü olarak çalışana… Yardım taşırken bel kemiğini kırana… O kadar çok şey var ki söyleyecek ama hep bir eksik kalıyor.
Kahramanları çoktur bu ülkenin. Hem de isimsiz… Namsız nişanesiz… Acıyı bal eyledik ve sürdük insanlık ekmeğine. Katığımız insanlıktır bugün. Bakmayız tenine rengine. İnanırız rabbin karşısında her kulun eşitliğine. Hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, güzel ülkeme de başsağlığı diliyorum.