Siyasilerin can simidi Ezan.
Namaza Çağrı.
Başka bir anlamı yok.
Hangi dilden okunursa okusun, anlamı aynıdır ezanın.
Bizim gibi dinin siyasete alet edildiği ülkelerde bu çağrı adeta anayasası olmuştur siyasetin.
Özellikle, muhafazakar ve siyasal İslamcıların can simidi.
uyuşturucu, ajitasyon, gaz.....
Yine gündemde Ezan.
Susturmak istiyorlarmış Ezanı.
Ekmek isteyenler.
Adalet isteyenler.
İş isteyenler.
Eğitim isteyenler.
Şiddete hayır diyenler.
Bağımsızlık diyenler.
Özgürlük diyenler.
Sendika isteyenler.
İş cinayetlerine hayır diyenler.
Doğa katliamına karşı çıkanlar.
Hırsızlığa dur diyenler.
Yolsuzluğa hayır diyenler.
Kadın cinayetlerine isyan edenler.
Velhasıl İnsanım diyenler.
Ezanlara karşı çıkıyormuş.
Siyasal İslamcı ve Muhafazakar siyaset böyle görüyor.
Siyasal İslamcı ve Muhafazakar siyaset böyle düşünüyor.
Hep böyle yaptı siyaset, sanki hak istemek ezan susturmak imiş gibi.
Sanki Ezan, zulme çağırıyormuş gibi.
Ezan, Hayyel El Felah diye sonlanır.
Yani Haydi Kurtuluşa der Ezan.
Allahu Ekber Diyerek.
Haydi İnsan olalım, kurtuluşa erişelim diyenler Ezanı susturmak istiyormuş bu Ülkede.
Muhafazakar siyaset böyle anlıyormuş.
Tıpkı ADALET isteyen Hüseyin'e Muaviye'nin Yaptığı zulüm gibi.
İnsanlığın varisini terörist ilan ettiği gibi.
Yetmiş yıl oldu, aynı nakaratı dinliyor bu Ülke.
Hayyel el Felah, Hayyel El Felah.